DERVİŞ DERVİŞİN ARKASINA SIRAYLA GEÇERMİŞ!..
DERVİŞ DERVİŞİN ARKASINA SIRAYLA GEÇERMİŞ!..
Konumuz; Sabah Gazetesi’nde yayınlanan Büyükşehir Belediyesi’nin Dr.Ersin Yılmaz’a verdiği ihale, ancak bu konuya girmeden önce bir kaç detay vermek istiyorum. Zira işlerimin yoğunluğundan zaman bulup her gün yazamadığım için yazdığım günlerde, birden çok konuya girmek zorunda kalıyorum. Belki yazılarımı bölüp her gün yayınlasam daha iyi olacak ama alışılagelen sitilimi değiştirmek istemediğimden, bu yolu tercih ediyorum. Bazı okurlar daha sık yazmamı istiyorlar onlar da kendilerine göre haklılar. Başyazar konumundaki kişilerin her gün veya iki günde bir yazması daha uygun, ama benim gibi hem gazeteci, hem iş adamı, hem köşe yazarı olursanız, başka yapacak bir şeyiniz kalmaz. Ama merak etmeyin gündemi en yoğun bir biçimde takip ediyorum. Değerlendirilmesi gereken bir konu olduğunda anında yazacağımdan şüpheniz olmasın. Konularımızdan ilkine merhum Niyazi Çubukçu Hoca’nın bir sözü ile başlamak istiyorum. Merhum derdi ki islâm Dini çok daha büyüyecek ama biz Hocalar engel oluyoruz. Bu söz çok doğru. Hiç bir davaya veya Dine kendi mensuplarından başka kimse zarar veremez. Seçim sathı mailine girdiğimiz şu günlerde, siyasi konjonktör müsait olmasına rağmen, ne MHP de, ne de CHP de en ufak bir çalışma gözükmüyor. Bu adaylar ne iş yaparlar, nerelerde dolaşırlar, kimlerle görüşürler bilen varsa söylesin de biz de bilelim. Gerek CHP adayları, gerekse MHP adayları kafalarına göre köy, kahve dolaşabilirler ama bu kendilerinin çalıp kendilerinin oynamasından öteye gitmez. Bakınız AK Parti adaylarına her yaptıkları ziyareti, anında basına servis ediyorlar, toplumla paylaşıyorlar, insanlar kimin ne yaptığını görüyor. CHP ve MHP oy alacak ama adaylar izin vermiyorsa biz ne yapalım. Arkadaşlara tavsiyem, adam gibi çıkıp dolaşsınlar, dolaştıkları yerleri gazetelere servis etsinler, toplum da ne yaptıklarını görsün.
Gelelim ikinci konumuza; dün sabah telefonların sesinden uyuyamadım. O kadar yoğun bir telefon trafiği geldi ki, aklım şaştı! Herhalde bir sıkıntı var diye düşündüm. Arayan herkes, ‘Sabah gazetesini okudun mu? Büyükşehir Belediyesi ile ilgili haberi gördün mü?’ diye sorunca tamamına, ‘Hayır okumadım, çünkü Ladik’teyim. Burada gazete bayii uzağımda. O nedenle okuyamadım’ dedim. Gazetede yazan ne olduğunu sorunca, aldığım cevap, Vezir Hazretlerinin Dr. Ersin Yılmaz’ın sahibi olduğu işletmeye verdiği ihale, olduğunu öğrenince o konuyu, uzun zamandan beri bildiğimi arayanlara söyledim. Burada önemli olan konu değil, konunun şu günlerde, iktidarın yarı resmi ‘el-ahram gazetesi’ pozisyonunda olan bir gazetede yayınlanmış olması. Zira çok iyi biliyorum ki o gazetede iktidar Belediyeleri ile ilgili aleyhte haber yapılmaz. Şayet yapılacaksa, üst düzey siyasetçilerden izin alınarak yapılır. Burada Vezir Hazretleri için, birilerinin düğmeye bastığı açık ve net ortada. Yapılan ihalenin şekli, şemali, Ersin Yılmaz’ın çalıştırdığı Fizik Tedavi Merkezi işin kılıfı. Zira bu şehirde, Vezir Hazretleri’nin Paralelcilerle birlikte yaptığı, o kadar çok iş var ki anlatamam. Yanı başından ayırmadığı kadrolu Vekili Cukkacıbaşı ve aynı şekilde, her fırsatta yanında olmaktan zevk aldığı Kerestecibaşı kardeşin, yaptıkları yayınlanmış olsa, Vezir Hazretleri oturduğu koltukta bir gün dahi oturamaz. Burada olayın iki boyutu var. Birinci ve asıl önemli tarafı, Vezir Hazretleri’ni Paralelci ilan edip (ki onlardan hiç bir zaman ayrılmamıştır) ipini çekmektir. Bu konuda yapılan zamanlama fevkalade yanlış olup, AK Parti’ye vereceği zararı düşünmeden sadece ve sadece, siyasi ihtirasla yapılmış bir operasyon olduğu kanaatindeyim.
Bu şehirde, Vezir Hazretleri’ni benden çok seven olmasın!...... Ama olaya hakkaniyet ölçüsünde bakmak gerekirse, şu sıralarda böyle bir haberin yapılması hiç ama hiç doğru olmadığı kanaatindeyim. Olayın ikinci boyutu nedir derseniz, o da Ersin Yılmaz’ın ticari rakiplerinin, siyasetçilerle bir olup bir taşla iki kuşu vurma operasyonudur. Nasıl olacak bu iş derseniz, hem Ersin Yılmaz üzerinden Vezir hazretleri paralelci ilan edilip işi bitirilecek, hem de Ersin Yılmaz’ın ticaretine büyük çapta darbe vurulmuş olacak. Böylece Ersin Yılmaz ile aynı işi yapan ve revaçtaki siyasetçilere yakın olan bazı zat-ı muhteremlerin önü açılmış olmakla kalınmayacak siyaseten Vezir Hazretlerinin işi bitirilecek. Dikkat ederseniz Milletvekili aday tespitleri bitti. Vezir Hazretleri’nden alınması gereken siyasi destekler alındı ve artık ona ihtiyaç kalmadı. Öte yandan sağlık sektöründe iş yapan bazı sahtekârların da önü açılmış olacak. Sizin anlayacağınız, bir taşla iki kuş vurma buna denir. Biz bu ayak oyunlarını geçmişte o kadar çok gördük ki anlatamam. Senaryonun nasıl yazıldığından tutun da, oynandığı noktaya varıncaya dek, nelerin yapıldığını çok iyi biliyorum. Peki bu işlerin arkasında kimler var derseniz, Ben Vezir Hazretleri’nin yanında iken, beni kendi yanlarına alıp Vezir Hazretleri’nin işini bitirmek isteyenler, o gün benden havalarını aldılar. Ben sonuna kadar Vezir Hazretleri’nin arkasında durup, onlarla birlikte olmadım. ‘Olmadın da ne oldu’ derseniz, Vezir Hazretleri herkese yaptığı gibi, o gün bizi kullanıp, sonra çöp tenekesine attı. Amma Allah, Öyle bir Allah ki, kimsenin âhını kimsenin yanında bırakmıyor. Nasıl oluyor derseniz, yazı başlığımda da söylediğim gibi, Derviş Dervişin arkasına sıra ile geçiyor. Geçmişte Vezir Hazretleri, birilerinin arkasına nasıl geçmiş ise, şimdi de birileri aynen onun arkasına, geçiyorlar olay budur vesselâm. Varsa itirazı olan, biz buradayız efendim. Kalın sağlıcakla.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.