Hafta Sonu Yine Şehir Dışına Çıktım Hem Dua Ettim, Hem Beddua

Bizim Yunus"un dediği gibi bu sıralar leyleği havada görmüş olmalıyım ki, üç hafta sonunu şehir dışında geçirdim. Muğla, İstanbul ziyaretleri ardından bu hafta sonu hava güzel olunca soluğu Doğu Karadeniz"in yeşillikleri arasında geçirmek istedim. Yoğun çalışma temposunda ailesine, dostlarına, kendisine zaman ayıramayan insanlar işlerinden verim alamadıkları gibi, hayattan lezzet almaları da mümkün değildir.
Geçtiğimiz hafta bir yandan gazete personelinin eğitimi, motivasyonu, disiplinini temin etmek için bir takım çalışmalar, yemekler, toplantılar düzenlerken, diğer yandan TV programları, günlük rutin çalışmalara birde Yeni Şafak Gazetesi"nin Samsun Temsilciliği"nin yanı sıra Bölge Sorumluluğu da eklenince hayli yoğun bir çalışma temposu geçirdik. Önümüzdeki günlerde bu yoğunluk artarak devam edeceğe benziyor, zira gazeteciliğin yanında birde NET TV Samsun Temsilciliği teklif edildi, sanırım ona da yok diyemeyeceğiz. 

Gazeteciliğe bazı yanlışları düzeltmek adına girelim dedik, ancak gerisi çorap söküğü gibi gelmeye başlayan diğer çalışmalara da yok diyemeyince birde baktık ki olmuşuz profesyonel gazeteci. Elimizdeki yerel gazetenin yanı sıra Sorumlu Yazı İşleri Müdürümüz Murat Bey"in Taraf Gazetesi"nin Samsun Temsilciliği"ne Yeni Şafak Gazetesi"nin temsilciliğinin yanı sıra birde ulusal kanal sorumluluğu eklenince bakalım işin içerisinden nasıl çıkacağız, hayırlısı Allah"tan.
Bu yolculuğumda iki şeye dua ettim. Bir şeye ise beddua etmek zorunda kaldım; Yola çıkıp, daha önce 7-8 saatte gittiğim yolu  4 saat gibi kısa bir sürede tamamlayınca emeği geçenlerin tamamına o kadar dua ettim ki anlatamam. İstanbul"da yazlığı olan bir iş adamı yazlığına gidebilmek için her gün iki saat yol kat etmesi gerekirken, şehrimizde yazlığına gitmek isteyen en fazla yarım saatlik bir yolculuk yapması gerektiği bir yana, yaklaşık 400 kilometrelik yolu dört saat gibi kısa bir sürede kat ederek köyünüze gidip, bir hafta sonu tatili yapabiliyorsunuz. Bu yolların kısa sürede bu noktaya gelmesinde emeği geçenleri tekrar tebrik ediyorum, Allah razı olsun diyorum.
İkinci duam ise yaptıkları yanlış yayınlar yüzünden gazete kurmama neden olan insanlaradır. Hani derler ya kötü komşu insanı mal sahibi yapar diye, işte bizimkisi de öyle bir durum. Şehrimizdeki bazı yerel yayın organlarının yanlı ve güçlüden yana yayın yapmaları sonucu gazete kurmak zorunda kaldık, bu sayede toplumumuz doğruları görme imkanına sahip oldu, vesile olanlara teşekkür ediyorum!..
Gelelim Beddua konusuna. Yolda giderken Trabzon"da durup, bir gazete bayisinden yerel gazetelerin tamamından birer tane aldım, ele, avuca gelen beş büyük gazete var, bu gazetelerin tamamında sayfa sayısı 16, fiyatı 50 kuruş. Tamamında da reklam var, hiçbirinin ekonomik sıkıntısı olmadığını da öğrendim. Şehrimizde resmi ilan alan 11 civarında gazete var ancak tiraj ve okunma oranı itibarı ile üç büyük gazete var, bu gazetelerden bir tanesi bu şehirde ilk kurulan yerel gazete, nerede ise diğer tüm gazetelerde çalışanlar bu gazeteden yetişmiş, sahibi de iyi bir insan, gazete 20 sahife fiyatı 350 kuruş. Ancak gazete ekonomik açıdan çok zor durumda. Büyükşehir Belediyesi"nin desteği ile zar, zor ayakta durma mücadelesi vermektedir. Gazetenin bu noktada olmasının en büyük nedeni daha önce genel yayın yönetmeni olan Cemiyet Başkanı"nın 40 çalışanı alıp, birden gazeteden çıkıp, gazeteyi çok zor durumda bırakmış olmasıdır. Diğer iki gazeteden birisi bizim gazetemiz hamdolsun herhangi bir ekonomik sıkıntımız yok, gazetemiz 24 sahife ve 35kuruş. Bölgenin internet ve gazete satış toplamında en çok okunan gazetesi olmuş durumda. Ancak kurulduğu günden bu güne dek bazı güçler tarafından ayakta durmaması, başarılı olmaması için o kadar büyük bir mücadele edildi ki bunu siz değerli okurlarıma anlatmam mümkün değil. Kime yanaşıp, köşe yazarı yapmaya çalıştıysam, hemen kanca atılıp, adam alınmış veya alınmaya çalışılmış, kiminle arkadaşlık yapmışsam adamla daha önce selamlaşmayanlar, adamdan ayrılmaz hale gelmiş, işe yarayan elemanlarıma veya yazarlarıma farklı ücretler teklif edilip, transfer edilmiş, sizin anlayacağınız karşımda öyle bir mücadele edildi ki, ne ahlaka, ne ticarete, ne de insanlık hukukuna uymayan işler yapılmış olmasına rağmen dimdik, daha güçlü, daha emin, daha vakarlı bir biçimde yolumuza devam ettik. Cenabı Hak"da karşılığını verdi.
Diğer gazeteye sıra gelince Cemiyet Başkanı"nın başında bulunduğu gazete. Bu arkadaşımız Cemiyet Başkanı olmasına rağmen meslektaşlarının hakkını ve hukukunu koruyup, onların aradan çıkmaması için mücadele etmesi gerekirken, sırf bazı gazeteleri ortadan kaldırabilmek adına reklam fiyatlarını olması gerekenin yarısına indirme politikası uygulaması bir yana, bazen sırf iş olsun diye gazetesini 28 sayfaya çıkartıp, piyasadaki rekabeti, bırakın gazetecilik etiğine uymaksızın yapmayı, ticaret ahlakının hiçbir yönüne uymadan zayıf olanları ezebilmek adına, her türlü manevrayı rahatlıkla yapmakta. Elindeki unvanı haksız yere başkalarını aradan çıkarmak adına kullanan bu insanları Allah"a havale ederek, onların akıbetlerinin hak ettikleri gibi olmasını Rabbimden niyaz ederek, sözlerime son vermek istiyorum. Mutlu haftalar.