Ülke olarak sokağa çıkma yasağı kapsamında bir bayram geçireceğiz, umarım sokağa çıkma yasağı kapsamında yaşadığımız ilk ve son Ramazan Bayramımız olur. Devletin aldığı karar doğru bir karar, bunca emeğin boşuna heba edilmemesi adına bu bayramda sokağa çıkmamak en güzel tedbirdi. Buna kimsenin itiraz ettiği yok zaten ancak hayatımız boyunca alışageldiğimiz bayram namazından ve uzaktaki yakınlarımızla görüşmeden sosyal medya üzerinden veya telefonlarla görüşebileceğimiz yakınlarımızla kucaklaşma imkânımız yok. 

Her bayramda ziyaret ettiğimiz mezarlarımızı dün ziyaret ettik, okuduğumuz hatimleri hediye ettik, mezarlıklar adeta cıvıl cıvıl doluydular. Mezarlıkta dikkatimi çeken en önemli şey herkesin elinde bir bidon su taşımasıydı. Sanki ölüler çok susamış da onlara bol bol su döküp üzerindeki çiçekleri suluyorlardı. Bu durum beni çok üzüyor, ölülerimizin suya, çiçeğe böceğe ihtiyacı yok, sadece Kuran’a ve duaya ihtiyaçları var. Bu durum inanan insanlar için üzücü bir durum.

Mezarlar, Kuran ve dua deyince aklıma bazı hocaların mezarlarda okunan Kuran’ın ölülere fayda vermediği yönündeki ifadeleri geldi. Efendimiz sürekli kabristan ziyaretleri yaptığı, kabristanlığa gidince selam verdiği, ardından ise “Siz vefat edip gittiniz, inşallah biz de geleceğiz” ifadesini kullandığı sağlam hadis kitaplarında yazılıdır. Kuran hem ölülere hem de dirilere indirilmiş mukaddes bir kitaptır. Kim Kuran okunup ölülere faydası yok diyorsa halt ediyor, kesinlikle inanmayın. 

Ölülerinizi gidin ziyaret edin, Kuran okuyup dua edin, çoluğunuzu çocuğunuzu da bu minvalde yetiştirin ki yarın bizler de ölünce kabrimizde Kuran okuyacak nesiller olsun. Maneviyatı olmayan toplumların huzurlu olma şansları yoktur, Avrupa’nın ekonomisi en düzgün ülkelerinde intihar olaylarının ne kadar yüksek olduğuna bakarsanız ne demek istediğimi daha iyi anlamış olursunuz. Para, pul, makam ve mevkiler dünyanın geçici süsleridir, gerçek hayat ahiret hayatıdır.

Bu Ramazan ayında her sene yaptığımız hatimden farklı olarak Kuran’ın hem Arapçasını hem de Türkçesini okuduk. Arapçasını okuyup hatim yapmak ibadettir, Türkçesini okuyup anlamak ise hem dünya hayatımızı hem de ahiret hayatımızı ona göre yaşamanın mücadelesidir. Rabbimden temennim okuduklarımızla yaşamayı nasip eylemesidir. Sözlerimi uzatmadan Ramazan Bayramınızı tebrik eder, ailenizle birlikte sağlıklı bir yaşam sürmenizi Cenab-ı Hak’tan niyaz ederim. Allah’a emanet olunuz, hayırlı bayramlar.