PİYASADAKİ DURUM ANKETLERE YANSIMIYOR MU?

Yüksek Seçim Kurulu’na Milletvekili Aday listelerinin verilmesine yaklaşık bir haftalık bir süre kaldı. İktidar partisi epey zamandan beri bir çalışma yapmış, listelerdeki isimleri belli sayıya indirerek Başbakan’a sunma noktasına gelmiştir. Listelere Başbakan ve beraberindeki heyet tarafından bu hafta sonu son şekli verilerek Cumhurbaşkanı’nın önüne konacak. Cumhurbaşkanı da listelere son şekli verdikten sonra İran’a uçacak. Listelerde kimler olur kimler olmaz konusunu daha önce yazmıştım. Ancak geçtiğimiz hafta ziyaretime gelen bir Bayan Aday adayını dinledikten sonra ona da şans verdim. Neden şans verdin derseniz; bu Hanımefendi 28 Şubat sürecinde mağdur olmuş, memuriyetten atılmış, yıllarca işinden mahrum edildikten sonra AK Parti İktidarlarının çıkardığı kanunlar sayesinde yeniden işine dönebilmiş bir mağdure kardeşimiz. Ayrıca bu kardeşimiz iktidara yakın memur sendikalarında üst düzey görev de almış bir bacımız. Bizim buralardaki Sendika yöneticileri gibi işin edebiyatında değil, yaşam biçimi, hayat felsefesi, âdab, edeb, erkân ve usul bakımından on numara bir insan. Bizim buradaki Sendika temsilcilerinin bir kısmı, bir yandan eşlerinden ayrıldıktan sonra, kendilerinden çok küçük bayanlarla evlenirler, öte yandan çok büyük bir marifetmiş gibi facebook sayfasından özel hayatlarını toplumla paylaşırlar. Bu insanların yaşam biçimleri iktidarın başındaki Reisicumhur’dan Başbakan’a, varıncaya dek birçok yöneticinin yaşam biçimi ile uzaktan yakından ilgisi olmamasına rağmen, her fırsatta her yerde boy göstermeye alıştıklarından yaptıkları özel aile ziyaretlerini dahi toplumla paylaşmaktan keyif almaları çok enteresan bir durum değil mi?

Peki, bu bayan kardeşimiz kim derseniz; bir çoğunuzun adını sanını duymadığı Safiye Özdemir kardeşimiz. Safiye Hanım aslen Yakakentli olup, uzun yıllar Ankara’da kalmış, orada İlahiyat Fakültesini okumuş, ardından Devlet Memuru olmuş. Sonra başı örtülü diye görevinden atılmış, daha sonra çıkarılan yasalar sayesinde görevine dönmüş, eşi ve kendisi Öğretmenlik yapan bir ailenin bireyi. Ayrıca sendikal yaşamda birçok çalışmaları da olmuş, bu işin çilesini çekmiş bir kardeşimiz ama dikkatimi ne çekti biliyor musunuz? Milletvekili aday adayları ile resim çektirmekten başını kaldıramayan bazı memur sendikaları, kendi sendikalarının mensubu, hatta yöneticisi olan Safiye Hanım’la ilgili en ufak bir çalışma yapmamış olmaları onların içerisinde bulundukları dava da ne kadar samimi olduklarının bir göstergesidir. Safiye Hanım’ın parası olmayabilir ama o bir samimi dava adamıdır, bu konuda en ufak bir inancı olan insanların üzerlerine düşeni yapma mecburiyetleri olduğunu da unutmayalım.  Neredeyse geldik yazının sonuna ama hâlâ daha başlık konumuza giremedik. Fakat içimi biraz döktüm mazur görün lütfen.  İnsanların gerçek yüzlerini tanıdıkça sizlerle paylaşma gereği duydum.

Gelelim konumuza; piyasada dolaşan anketlere bakıldığında AK Parti’nin yüzde 47-50 bandında oyu olduğunu gözlemliyoruz ancak sokak hiç de öyle demiyor. Esnaf çekini ödeyemiyor, Bankalardan kredi kullanarak ödemek zorunda kalıyor. Köylü Bütünşehir yasasından sonra Büyükşehir belediyesinden en ufak bir hizmet alamıyor. İl Özel İdaresi varken en azından muhtarlar gidip dert anlatabilecekleri yetkili birisini buluyorlardı, şimdi ise muhatap bulmak mümkün değil. İlçelerdeki Büyükşehir görevlileri memur olduklarından yapabilecekleri çok fazla bir şey yok. Seçilmiş Meclis Üyeleri zaten kendi işlerini yapabilmenin peşindeler. İnsanların adeta isyan ettiklerini bizatihi müşahede ediyorum. Akşamları özellikle Facebook sayfalarını inceliyorum, bazı meclis üyeleri onun bunun ziyaretinde gününü gün etme peşinde, bir kısmı ise özel işlerini görme derdinde, vatandaşın işiyle ilgilenen kimse yok.

Muhalefete gelince; Ana Muhalefet Partisi’nde hummalı bir adaylık yarışı var. Herkes listeye girmenin derdinde, aralarında kim şanslı derseniz gördüğüm kadarı ile Kemal Zeybek, Hayati Tekin ve Metin Burma çok yoğun tempoda çalışıyorlar, diğerleri ile ilgili bir şey söylemek  mümkün değil, zaten pek çoğunu Halk tanımıyor, biz de tanımıyoruz. Tanıdığımız bir iki tane var onlar da çok bir şeye yaramazlar. MHP de durum nedir derseniz Aslan Karanfil çok yoğun bir çalışma içersinde ama henüz İl Özel İdaresindeki dosyaları piyasaya çıkmadı. Onlar piyasaya çıktığında ciddi sıkıntı olacağı kanaatindeyim.  Zira o belgeler öyle eften püften belgeler değil ama şu an itibarı ile en iyi çalışan aday adayı o. Bir de Ankara’dan gelen bir aday adayı var, Müsteşar  yardımcısı mıymış neymiş. Öyle diyorlar ancak o arkadaş bildiğim kadarı ile Havzalı o bölgeden Aslan Karanfil zaten var, ikinci isim olursa MHP havasını alır. Ferhat Günaydın henüz sokağa çıkmadı. Sanırım listedeki yerini bekliyor. Şayet bir de veya iki de olmaz ise MHP’ nin alacağı vekil sayısı bir de kalır. Piyasalardaki duruma bakıldığında AK Parti’nin oy kaybı olduğunu gözlemek mümkün. Zira herkes şikayetçi ancak diğer Partilerin aday adaylarına bakıldığında da durumun AK Parti lehinde olduğunu gözlemek mümkün. Şu anda bu konuda çok net bir fotoğraf görmek mümkün değil! 7 Nisanda listeler bir belli olsun o zaman daha rahat bir şeyler görmek mümkün. Bu günlük de bu kadar, kalın sağlıcakla.