SAMSUNSPOR"A KÖSTEK OLANLAR AÇIKLANMALI                    

Dün sabah Samsuspor eski kulüp başkanı Sayın Sezgin Gümüş Bey"in Tekkeköy"ün üst kısmında, Büyüklü bölgesinde yaptırdığı evde davet ettiği kahvaltıda birlikte olduk. Bu kahvaltı sayesinde Sezgin Gümüş Bey"i daha yakından tanıma fırsatı bulduğum için mutlu oldum, vesile olan dostlara müteşekkirim. Sohbetimiz üç saatten fazla sürdü, keşke giderken muhabir arkadaşımı da götürseydim de anlattıklarını sizlerle paylaşma fırsatım olsaydı, hem adamcağızın çektiği sıkıntıları, hem de bazı insanların gerçek yüzünü daha iyi tanıma fırsatı bulurdunuz. Umarım Sezgin Bey o güzel sohbeti ve kahvaltıyı tekrarlar da biz de sizlere sunma imkanı buluruz. Sezgin Bey Kulüp Başkanlığı yaptığı dönemde Yönetim Kurulu"nun nasıl ve kiminle birlikte hazırladığından tutun da, daha sonra hem kulübe, hem de kendisine yapılan ihanetleri, iki yüzlülükleri teker teker anlattı. Şaşırmadım zira aynı şeyleri ben de yaşadım, ama insan yaşadıklarını başkalarının da yaşadığını görünce üzerindeki yük biraz hafifliyor. Samsunspor işi o kadar enteresan bir iş ki sormayın gitsin, bu güne kadar bu kulübe en büyük zararı kulübü sevdiğini söyleyen, camianın içerisindeki insanlar vermiştir. Konuşmaya sıra geldiğinde mangalda kül bırakmayan insanlar icraata sıra gelince başkaları başarılı olmasın diye her türlü olumsuzluğu rahatlıkla yapabiliyorlar. Çok enteresan bir anekdot sunmak istiyorum, kulübe ekonomik destek sağlamak amacı ile bir formül bulup, malzeme alımı adı altında kulübe ekonomik destek vermek isteyen yöneticilerin karşısına bir parlamenter çıkıp, “bu işe okey veremem, zira daha önceki yönetimlere böyle bir destek verilmezken, bu yönetime bu kadar destek çıkılmasını doğru bulmuyorum” diyerek olayın önünü tıkamıştır. Şimdi bu adama sorsanız Samsunspor sevdalısı olduğunu söyler ve bu yaptığını inkar eder. Bana göre bu tür insanlar tüm açıklığıyla topluma anlatılmalı, toplum kimin samimi, kimin yalancı olduğunu bilmeli. Daha önceki yazılarımda da yazdığım gibi şu anda iş başında olan yönetimi ben başarılı buluyorum, zira bu arkadaşlar onca çileye rağmen, imkansız bütçeye rağmen kulübü küme düşürmemişlerdir, ancak bu insanların başarılarını çekemeyen bazıları el altından kulübe yapılacak desteklere engel olmak için her türlü ahlaksızlığı yapıyorlar. Zamanı gelince bunları da açıklayacağımı bilmelerini isterim. Kulübün Süper Lige çıkması için ekonomik desteğe ihtiyacı olduğu aşikar, bu desteği verecek olanlar da şehri yönetenlerdir, biz bu kulübe destek olmak adına her türlü çileyi çektik. Deyim yerinde ise yerlerde süründük, ama konuşmaya sıra gelince hala biz Samsunlu olamadık, başkaları oldu, bu nasıl iştir ki şehirdeki tüm olumsuz işleri düzeltmek için taşın altına elini koyanlar takdir edilmezken, işin vitrinini oluşturup, sadece konuşanlar eller üstünde tutulmaktadır. Büyükşehir Belediye Başkanı geçmişte Kulüp Başkanlığı yaptığı dönemde altına imza attığı borçları ödetmek için bizleri ateşin göbeğine atarken en ufak bir endişe duymuyordu da şimdi o borçlar ödendikten sonra, bu işe yanaşmamasına bir türlü anlam veremiyorum. Şayet gerekçesi A Takımı davası ise o davada Samsunspor Kulübü"ne veya Büyükşehir Belediyesi"ne yardımda bulunanlardan bir Allah kulu ben şikayetçiyim dememiş olmasına rağmen, endişesi nedendir, ayrıca şayet sıkıntısı o dava ise, o davada üzerinde en çok durulan konulardan birisi de, ihale yapılmaksızın mal alımı olarak adlandırılan 22/d nin işlemden kaldırılması gerektiğidir. İddianamede bu kadar üzerinde durulan ihalesiz mal alımına aralıksız ve artarak devam ederken,  Samsunspor"a yapılan yardımların kesilmesinin ne anlamı olduğunu anlatsınlar da biz de bilelim. Yimpaş"ın bitişiğindeki otoparkı bizim şikayetimiz üzerine boşaltan irade, burayı neden Samsunspor kulübüne vermedi de, başka yere verdi anlayamadım, zira o otopark"ın yıllık geliri eski para ile trilyonun üzerinde, işte size gelir, bundan daha iyi bir fırsat bulunabilir mi? Bu şehirde yaşayıp, nerede doğarsa doğsun, nereden gelirse gelsin kendisini Samsunlu kabul eden ve bu aidiyetin karşısında durmayan siyasetçi, yönetici, bürokrat ve iş adamlarının bir şeyin kararını vermeleri gerektiğini düşünmekteyim; Şayet Samsunspor bir marka ise, ki öyle olduğu kesin bu marka şehrimizin tanınmasında çok önemli bir faktör ise, o zaman Süper Lig"e çıkmalı. Süper Lig"e çıkabilmenin temel şartı ekonomik destektir, bunun nasıl yapılacağı ve kimlerin bu taşın altına ellerini koyması gerektiği de ortada olduğunu göre, herkes öteye beriye vurmadan, kıvırmadan, adam gibi çıkıp niyetinin ne olduğunu, destek mi, köstek mi olacağını açıklamalı, aksi halde kimin destek olma yolunda ne yaptığını, köstek olmak için ne haltlar işlediğini bu köşeden açıkça yazacağımı bilmeleri gerektiğini hatırlatarak, sohbetimize son vermek istiyorum. Kalın sağlıcakla