Seçim dediğin böyle olur!

Önceki gün İlkadım ilçesinde Ak Parti kongresi vardı. Tek liste olarak gidilen kongre de, gerek yönetim kurulu üyeliklerine, gerekse üst kurul delegelerine baktığımda aklıma eski bir Milli Eğitim Bakanı'nın  "Öğrenciler olmasa Milli Eğitimi idare etmek ne kadar kolay olur" sözü geldi.
Kongre yarışları olmayan bölgelerde siyaset yapmak da aynı Milli Eğitimin öğrencisiz idare edilmesi gibi, siyasetin en kolay yapıldığı yerlerdir. Kongrelerde aday olmaması birilerinin galibiyeti gibi gözükse de, aslında partinin tüzel kişiliğine zarar verdiğini unutmamak gerekir.
İlkadım ilçesinde yapılan Ak Parti Kongresi, ilginç tespitlerle dolu bir kongre, öncelikli olarak listede yer alan isimlerin büyük bir bölümü Büyükşehir Belediye Başkanı'nın kontrolünde olan isimlerden oluşması bir yana İl Delegesi olarak gösterilen isimler, tamamen belediye çalışanları, Çerkezler veya birilerinin uzaktan kumanda ile yönetebileceği isimlerden oluştuğunu söylemek mümkün.
İsterseniz olayı birkaç isimle açıklayalım. Yusuf İpoğlu, Belediye'de işçi statüsünde çalışıp, Zabıta Daire Başkanlığı görevini fiili olarak yürüten bir arkadaşımız. Ben, kendisini tanırım ve severim, ancak Ak Parti İl Delegeliği ile ne ilgisi olduğunu bir türlü anlamış değilim. Anlayan varsa izah etsin de ben de bileyim. Bir diğer isim Seyfettin Aslan, bu arkadaşımız henüz geçen 2004 seçimlerinde İlkadım Belediye Başkanlığı seçimlerinde Anap'tan meclis üyesi adayı olmuş, kazanamamıştı. Bu seçimde nasıl bir performans gösterdi de Ak Parti'den il delegesi olabildi merak ettim. Belki de Ak Parti, İlkadım Belediyesi'ni bu arkadaş sayesinde kazandı da benim haberim yok.
Bir üçüncü isimden daha bahsedip, asıl konumuza geçeceğim; Remzi Acun ağabeyimiz Ümit Altundal'ın Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi"nde sürekli tedavi olan ağabeyi kadar kıymeti Harbiyeleri yok. Peki, "Bu arkadaşlarımız bu tavrı hak etti mi?" diye soracak olursanız, geçmişte yaptıkları hatanın bedelini ödemek adına etmiş olabilirler. Ancak yıllardır tanıdığım, hayatını Diş Teknisyeni olarak idame ettiren bir arkadaşımız, eskiden siyasetle ilgilenirdi. Ancak uzun yıllardır işiyle, gücüyle uğraşmakta iken bu kongrede Çerkez dostları tarafından İl delegesi yapılmış, belki de haberi yoktur.
Her zaman söylediğim sözü tekrar ederek asıl konuya geçmek istiyorum; Rahmetli ninem; "Benim dediklerimin kıymetini ben öldükten sonra anlayacaksınız" derdi. Ben, İhsan Kurnaz İlçe Başkanı yapılacağı zaman yazdığım yazılarda bu arkadaşımızın insan olarak iyi birisi olduğunu ancak siyasetçi olarak iyi bir siyasetçi olmadığını, atanması halinde sadece ve sadece kendi ırkdaşlarına hizmet etmenin ötesine gidemeyeceğini yazmış olmama rağmen, dört parlamenter, eski İl Başkanı, İlkadım ve Gazi Belediyeleri'nin eski başkanları bu arkadaşı istemesi sonucu, bu arkadaşımızın  ataması yapılmıştı.
Şimdi bu arkadaşlardan hiçbiri il delegesi dahi yapılmadı. Ayıp, günah denen bir şey vardır. Adam Ak Parti'ye üç yıl İl Başkanlığı yapmış yazmıyorsun, diğerleri 5'er yıl koskoca belediyeleri yönetmiş, isimlerini yazmıyorsun, yani sizin anlayacağınız bu arkadaşlarımızın Ümit Altundal'ın, sürekli Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi"nde tedavi olan ağabeyi kadar kıymeti harbiyesi yok. Yapılan bu yanlışın siyaseten hiçte etik bir durum olmadığı açıkça ortada.
Gelelim bundan sonraki süreçte olması muhtemel olaylara; Daha önce yazdığım gelişmeler artık siyasette erk olan herkes tarafından kabul görmüş durumda. Tek liste olarak gidilecek kongrede olmayacaklar belli, ancak olması muhtemel adaylar da ağır, ağır ortaya çıkmakta. Bunlardan birisi daha öncede belirttiğim gibi idrarından medet umulan Gergedan, diğeri İl Kadın kolları Başkanı'nın eşi.
Gergedan konusunda milletvekilleri, eski Kral hazretleri mutabakata doğru gidiyorlar. Hepsi ondan bir şey olmayacağını düşünüp, istedikleri gibi yönetme derdinde, ancak unuttukları veya atladıkları bir yer var. İki yıl sonraki seçimde 6 olan milletvekili sayısı 5'e düştüğü zaman ne Bakan kalır, ne milletvekili. Kala kala yine eski Kral ortalıklarda kalır. Bu Gergedan çok mübarek idi de üç yıl önceki seçimde yola çıktığında yanındaki yol arkadaşlarını terk ederek başka bir listeye yamanan adamdan ne beklediklerini merak ediyorum. Bazıları bölgecilik, ırkçılık adına Gergedanı desteklerken bazılarının kendi ayaklarına kurşun sıkmaya çalışmalarına anlam veremiyorum.
Aykut Edibali'nin seçimlerde kullandığı "denenmiş denenmez" sloganı çok güzel bir slogan. Üç yıldır teşkilatta görev yapıp, hiçbir eylemi olmayan, hiçbir olaya karşı tavır sergileyemeyen arkadaştan beklentilerinin ne olduğunu merak ediyorum. Amaçları kavgasız, gürültüsüz partiyi bitirmekse saygı duyarım, yok amaçları partiyi bulunduğu durumdan kurtarıp, daha ileri seviyelere taşımaksa başka kapıya müracaat etmeleri gerektiğini unutmasınlar.  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
10 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR