Gazeteyi kurduğum günden bugüne dek şehirdeki şer güçleri nasıl rahatsız ettiğimi ve bu şer güçlerin beni ortadan kaldırmak için mafyasıyla, siyasetçisiyle, gazetecisiyle ve bunların yardakçıları olan şerefsizlerle nasıl üzerime geldiklerini bu şehirde herkes gördü. Tam on yıldır hatta daha da geriye giderek tam yirmi yıldan beri bu şehirdeki çetelerle, sahtekarlarla ve kan emici vampirlerle verdiğim amansız mücadelede yaşadıklarımı hepiniz biliyorsunuz.  Yaptığımız gerçek haberlerden rahatsız olanlar önce bizi öldürtmek için çetelerle iş birliği yapıp bizi öldürtmek istediler, Allah fırsat vermeyip onları rezil rüsva edince bu kez kiralık kalemler tutup bize karşı kullandılar. O insanları da perişan edince şimdi kendileri sahaya inmek zorunda kalmışlar, şimdiki umutları da beraber oldukları şehrin üst düzey yöneticililerinin adliyedeki üst düzey dostları sayesinde bizimle ilgili yaptıkları haberlerden ceza almamakmış. Bu anlamda bazı duyumlar aldım, beni tanıyanlar bilirler ki muhatabım kim olursa olsun, yanlış yaptığında gereğini yaparım. Yanlış insanlarla bir olan, işinde taraflı davranıp haksızlığa razı gelen kim olursa olsun anında buradan kamuoyu ile isim vererek duyuracağımı da unutmasınlar.

    Adalet’in Mülkün temeli olduğu muhakkaktır, birilerine farklı, birilerine farklı uygulamaya kalkarsanız gün gelir aynı haksızlığa siz uğrarsınız, yasalar ahmede farklı mehmede farklı uygulanamaz, şayet uygulamaya kalkarsanız belki kısa zamanda başarılı olduğunuzu düşünebilirsiniz ama uzun vadede her şey ortaya çıkar. Son zamanlarda bazı üst düzey adli yargı mensuplarının Vali Bey’le ve Vezir Hazretleri ile sürekli gezdikleri basında dikkatimi çekmedi değil. Yasama, yürütme ve yargı kuvvetler ayrılığı dengesini gözetmeyen yargı mensupları unutmasınlar ki geçmişte cemaate güvenen yargı mensupları vardı onların durumu şimdi ortada, yarın da farklı bir durum ortaya çıktığında, vay efendim şöyleydi böyledi demeye hakları olmaz. Bu yargı mensuplarının birlikte oldukları siyasetçilerden ve bürokratlardan neler talep ettiklerini de tek, tek biliyorum haberleri olsun. Şimdilik bu kadarla yetinerek asıl konumuza girmek istiyorum.

    Geçmişte bazı siyasetçilerin sırf benimle uğraşmak ve yaptığım gerçek haberlerin önünü kesmek için kiraladıkları bazı kiralık adamların yazdıkları yazıların arkadında durmaktan korktukları için mahkemelerde başkalarını kullanma cihetine gittiklerini ben o zamanlar yazmıştım. İşte o ahlak fukaralarının sürekli olarak şahsımla ilgili gerçeklerle uzaktan yakından ilgisi olmayan yazılar yazıp, isim olarak da kullandıkları bir zavallının kendi yazmadığı yazılarla ilgili mahkemelere ben yazdım dediği için çektiklerini ifade eden ve şahsıma yazdığı mektupla sizleri  baş başa bırakıyorum:

Merhaba Adnan Bey; Sizden öncelikle özür dilerim. Bir “Ş……....” gazete kuracağım sözüne kandım, size saldıracağından beni perişan edeceğinden haberim yoktu, sadece gazete kuracaktı. Samsun’a gelip her şeyi size boyutlarıyla anlatacağım. Şimdi, nereden başlasam bilemiyorum. Bu işin içerisinde sadece “O Ş……..” yok, arkasında kimler var kimler! Beni “PİYON” olarak kullanmışlar, şu an borç içindeyim ve hiçbir kurumsal firmaya giremiyorum. Kurumsal firmalarda maaşlar bankaya yattığı için maliye otomatik olarak maaşıma el koyuyor. Şu an inşaatta “HAMALLIK” yapıyorum, hacizlerden dolayı sigortam yok, evlendim ve eşim hamile gerçekten zor günler geçiriyorum.

Şu anlık maliye, size olan tazminatlar, diğer hacizler olmak üzere “50 BİN TL” ‘ye yakın borç var. Bu borçlar bana mı ait? HAYIR! Samsun’da bir dernek yöneticiliği yapan, solcu geçinen, AKP’nin “K……..” olmuş bir gazeteciye ait. Sağda, solda “UMREYE” gittim muhabbetleri yapar ama, “Y………” evinde viskiler devirir.

Kimi Milletvekili oldu, kimi İl Başkanı, kimi Belediye Başkan, kimi de Devletten İHALE üstüne İHALE aldı. Bir “Ş………” yüzünden 33 gün cezaevinde yattım. Benim gibi sosyalist biri, AKP’ye “K……” olmuş AKP çıkarcıları için cezaevinde yattı. Birileri sefasını sürerken ben “Ş……” bir insana güvenmenin cezasını çekiyorum.

Sizden ricam sinirlenip köşe yazınızda ve gazetenizde argo kelime kullanmayın. Sizi kızdırıp, küfür ettirip tazminat ödemenizi sağlıyorlar ve bazı kişiler bundan geçiniyorlar.

Kendinize iyi bakın. Tekrar tekrar sizden özür dilerim.