Bir yandan fakir, fukara, dürüstlük edebiyatı yapıp, diğer yandan kendine yakın insanları kayırmak en büyük zulümdür. Fakir bir vatandaş evinin balkonuna ufacık bir ilave yapsa, belediyenin tüm zabıta birimleri anında bitiverirler oraya. Adamcağız başını sokacak bir gece kondu yapmak istese, olmaz derler ki doğrudur. Çünkü kaçak yapılaşma ağır bir suçtur. Bu konuda söylenecek bir şey yok. Ancak aynı suçu sırtı kalın birisi yapınca, örtbas etmeye çalışmanın hayret verici bir durum olmanın yanında utanç verici bir durum olduğunu da unutmamamız gerekiyor.

Yaklaşık bir aydır yapmakta olduğumuz yayınlar sonucu, binanın büyük bir bölümünün kaçak olduğunu, yapılan ilavelerin gayri yasal olduğunu belirlemiş olmamıza rağmen, birileri inatla ve ısrarla bu olayları örtbas etmeye çalışıyor. Daha dün akşam kapımızın önünde duran arabamızda Basın Aracı yazmış olmasına rağmen, aracımızı bize haber vermeksizin çektiler. İl Emniyet Müdürü"ne telefon açıp, “Neden haber vermediniz” deyince adam demez mi ki, “Ben yasal olmayan bir şey yapamam” diye. Bu arkadaş ilimizin emniyetinden, asayişinden sorumlu bir arkadaş. Aylardır yayın yapıyoruz ve diyoruz ki, bu binanın büyük bir bölümü kaçak. Sen İl Emniyet Müdürüsün, olayın aslı nedir diye merak edip, arama lütfünde bulundun mu? Yok, adamlık bizde kalsın diye nezaketen ziyaretine gittik. Dönüp, iade-i ziyaret edeceğine, gitmiş daha dün cemiyete başkan olan o zavallı çocuğu ziyaret etmiş. Bu mu senin nezaket anlayışın? Yoksa sana birileri talimat mı verdi, sakın gidip ziyaret etme diye de, ondan mı gelmedin?

Peygamber efendimiz, bir hadisi şeriflerinde, “ Bir devlet küfür üzere ise ayakta durur, ama zulüm üzere ise ayakta duramaz.” Buyurmaktadır. Devletin yürütme yetkisini elinde bulunduran Belediye Başkanı, Emniyet Müdürü böyle davranırsa, bu ülkede adaletten, haktan, doğruluktan bahsetmek mümkün mü? Bir Belediye Başkanı kalkıp nerede ise tamamına yakını kaçak olan bir bina için, “Henüz kaçak olduğunu tespit edemedik” diyorsa, bir emniyet müdürü alt, üst olmuş şehrin trafiğini araçları çekip, bir yerlere getirmekle halledeceğini sanıyorsa, vay geldi benim ülkemin haline. Sabahları Çatalçam" dan Samsun"a gelmek için nerede ise bir saati yolda geçiriyorum. Yolun bir kısmında şerit çalışmaları, bir kısmında Raylı Sistem çalışmaları. Nerede ise yolun tamamı tek şeride düşmüş. Bizim emniyet müdürü gidip, yetkililerle görüşüp, “Arkadaş evet siz burada çalışıyorsunuz, ancak bu çalışmadan daha önemlisi şehrin trafik akışıdır. Bu işi adam gibi yapın, yoksa yetkimi kullanırım.” diyeceğine, gelmiş şehirdeki park halindeki araçları çekiciyle çektirip, birilerine para kazandırmanın peşinden koşuyor. Adamlık şehrin trafiğini halkın istediği noktaya taşımaktır. Bu insanların araçlarını çekmek asla çözüm değildir. Tam aksine o araçlara oto park bulup, o insanlara yardımcı olmaktır idarecilik. Ali kıran baş kesen dönemi bu ülkede bitmiştir. Hala daha o zihniyette hareket edenler varsa, kendilerine gidecek yer bulsunlar, yanlış adrestedirler. Devlet vatandaşa hizmet için vardır, zulüm için yoktur.

Mediva Hastanesi"nin eksiklerine gelince maddeler halinde sıralayacağım. Sayın Başkan baksın, şayet eksiğim varsa bana bildirsin söz veriyorum düzelteceğim.

1-Binanın zemindeki kullanma alnı çok aşılmış normalde arsanın %30 unu geçemez çok geçmiş. 2-Binanın bitişiğinde bulunan bina ile mevcut bina arasında bulunması gereken boşluk tamamen sıfırlanmış. 3-Binaya ikinci bir bina bitiştirilmek suretiyle hem yoğunluk artışı sağlanmış.4-İmar Planında 6 kat olan bina yüksekliği 7 kata tamamlanmış.5-Binaların arkasında bulunan yol, yeşil alan gasp edilmiş.

6-Binaya ilave edilen acil servis tamamen kaçak yapılmış 7-Binaya ait açık balkonlar gayri yasal olarak kapatılıp binaya dahil edilmiş.

Burada uyanıklık yapıp, bazı operasyonlar yapılmış. Ona da açıklık getirmek gerekiyor. 27.03.2002 tarih ve 24708 sayılı Özel Hastaneler Yönetmeliği"nde, “Binalarda yapılacak tadilatlar, Bayındırlık Müdürlüğü"nden onaylanarak bakanlığa gönderildikten sonra Bakanlık onaylar” diyor. Bu şu anlama gelmez: Siz binada yasal olmayan ilaveler yapın, daha sonra Belediye"ye onaylatmaksızın Bayındırlık İl Müdürlüğü"ne onaylatmanız halinde yaptığınız kaçak ilaveler geçerlidir.” Tam aksine Bayındırlık imar durumuna aykırı bir işleme imza atmaz. Şayet atmış ise, o zaman suç işlemiş olur. Bizim uyanıklar sanırım bu tür bir değişikliği direk Bayındırlık İl Müdürlüğü"ne  onaylatıp, Sağlık Bakanlığı"ndan onay aldılar. Ayrıca her işletmenin kendi Bakanlığı dışında bağlı olduğu Belediyesi"nden de İş Yeri açma Ruhsatı alma zorunluluğu var.

Sayın Metin Burma, bu bahsettiğim konularla ilgili bir araştırma yapıp, bana dönerse neyin ne olduğunu daha iyi anlayacağı kanaatindeyim. Benim dediklerim doğru değilse ben buradayım özür dilemenin erdemlik olduğunu da bilirim. Bu iki devlet adamına şimdi soruyorum: “Sizin yöneticilik anlayışınız bu mu?” Şayet bu ise ben karşınızdayım.Yok bir hata oldu diyorsanız,hepimiz insanız yüce Allah tövbe edeni affediyor. Biz de onun kullarıyız,gereğini yaparız. Hangisinden istenirse hepsine varız. Kalın sağlıcakla