ATA TOHUMU VE KENTSEL DÖNÜŞÜM
Konumuza girmeden önce İran’da şehit edilen İsmail Heniye’ye Mevla’dan rahmet, Ümmet-i Muhammed’in samimi müslümanlarına başsağlığı diliyorum. Rabbim ankaribizzaman İsrail’in yok olmasını bağımsız Filistin Devletinin kurulmasını görmeyi bizlere nasip eylesin. Bu konuda söylenecek o kadar çok şey var ki hangisini yazacağımı bilemiyorum. Rabbim kalbimizi biliyor, samimiyetimiz nispetince kalbimizdekileri kabul buyursun diyerek konumuza girmek istiyorum. Yazı başlığımıza bakıldığında Ata tohumuyla kentsel dönüşümün ne ilgisi var diye düşünebilirsiniz ancak yazıyı okuyunca neden böyle bir başlık attığımı daha iyi anlamış olacaksınız. Her ne hikmetse belediyeler yapmaları gereken işleri bir yana bırakıp popülist politikalar üretmek adına ehil olmadıkları işleri yapmaktan keyif alıyorlar. Ata tohumu diye bir hikaye uydurulmuş, önüne gelen de bu hikaye üzerinden yürümeye çalışıyor. Uzun zamandan beri bu konuyu bilmeme rağmen belediyeler heves etmiş yapsınlar düşüncesiyle sesimi çıkarmadım ama gelinen noktaya bakıldığında verilen emeğe ve yapılan masraflara yazık olacak uygulamalara imza atıldığını görünce konuyla ilgili birkaç kelam etmek istiyorum.
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki ben ziraat mühendisi veya teknisyeni değilim ama Rabbimiz, “Fes’el ehlezzikri in küntüm la tağlemun” yani ‘Bir konuyu bilmiyorsanız ehline sorun.’ buyurmakta. Biz de bu emri ilahinin gereği işin iki ehline müracaat ettik. Bunlardan biri 42 yıllık arkadaşım, ben Of’ta imam iken o da ziraat teknisyeni olan ve tohum konusunda uzman olan Adem Alan. İkincisi de konunun akademik uzmanı olan ve bu konuda eserler yazıp konferanslar vermiş olan OMÜ Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Balkaya hocamız. Her iki uzman ismin de ortak noktası Ata tohumu diye bir tohumun olmadığı, Ata tohumu diye bilinen tohumun mahsullerin ilk tohumları olduğu, daha sonra bu tohumların geliştirilerek hibrit dediğimiz daha verimli bir tohum haline getirilmesidir. Dünya nüfusunun bir milyon olduğu 1900’lü yılların başında buğday tüketimi ile 8 milyar olduğu günümüzde buğday tüketimi dikkate alındığında Ata tohumu ile uğraşmak akla mantığa ve izana ters bir durum. İşin daha da kötü tarafı bu tohumun ekildiği tarlalarda bu ürünlerin polenleri diğer ürünleri de etkilediğinden onların da verimini ciddi anlamda düşürmektedir. Ata tohumu diye yanlış isimlendirilen ve kastedilen tohumlar; asırlarca doğal seleksiyonla oluşmuş düşük verimli yerli tohumlardır.
Belediyeler bu işlerle uğraşana kadar toplumun ihtiyacı olan kentsel dönüşümlerle uğraşsalar çok daha yararlı işler yaparlar. Anadolu Mahallesi ve Hastanebaşı Mahallesi hala daha doğal gaz alamıyor, o bölgelerde oturan vatandaşlar bu çağda soba yakmak zorunda kalıyorlar. Halit Doğan Başkan çok güzel bir icraat yaptı, Bursa Büyükşehir Belediyesinin eski kentsel dönüşüm daire başkanını bu işleri yapmak üzere genel sekreter yardımcısı olarak atadı. Yıllardan beri genel sekreter yardımcısı olarak çalışan taa iki binli yılların başlarından bu güne dek Büyükşehir meclisine gelen imar planlarının patronu durumundaki Zennube Albayrak’ı görevden alması da işin ikinci bir güzel yönü. Mustafa Demir göreve geldiğinde Zennube Hanım’ın acilen görevden alınması gerektiğini yazmıştım, beni takip edenler bunu bilir. Amacım Zennube Hanım’ı aldırmak değil, yıllardır şehrin imar planlarının tek kişinin iki dudağı arasında olmasının şehrin önünü tıkamak olduğunu anlatmaktı. Halit Başkan demek ki bunu fark etti ve gereğini yaptı, kendisini tebrik ediyorum. Zennube Hanım’la ben de çalıştım, iyi bir insan, iyi bir teknik eleman ancak Vezir Hazretleri ile olan bağı hiçbir zaman kopmamıştır, o ne derse onu yapmaktan vaz geçmemiştir. Bir örnek vermek gerekirse; Çiftlik Caddesindeki eski Anadolu Hastanesi Başoğlu’ların mülküdür. Bunlar Vezir Hazretlerine çok yakın insanlardır ama her ne hikmetse o binanın konut alanı yapılmasına onay vermemiştir. Zihni Şahin’in başkanlığı döneminde bir arkadaşımız oraya talip olmuş, Zihni Şahin’e giderek alanın konut alanına çevrilmesini talep etmiş ama Zennube Hanım’ı aşamadığını bizzat bana söylemiştir. Bunun pek çok örnekleri var, bu tür görevlerde çok uzun vadeli kalmak pek çok şeyin önünü tıkıyor, o nedenle Zennube Hanım’ın görevden alınması isabetli bir karardır. Ata tohumu konusunda çalışma yapan belediyelerin de bu yazımı dikkate alarak Türki Cumhuriyetlerden tohum getiren öğretmenleri değil konunun uzmanlarını dinleyerek icraat yapmalarını tavsiye ediyorum. Bugünlük de bu kadar, kalın sağlıcakla.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.