BARONUN ZOR SINAVI

Gazetecilik mesleği çok zor ve meşakkatli bir meslek olmasına rağmen, adam gibi yapılması halinde çok zevkli bir meslektir. Ticaret hayatım boyunca birçok iş yapmış olmama rağmen, en meşakkatlisi gazetecilik olsa dahi bu mesleği çok sevdim. Yıllarca karşılaştığım haksızlıklarla ilgili sessiz kalmanın ezikliğini yaşadım, aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık misali sessiz kalmak zorunda kaldım. Gazetecilik mesleğini seçerken tercihi ise ben yapmadım, tam aksine toplumsal olaylar beni bu mesleği yapmaya itti, ama sebep olanlara dua ediyorum, hani derler ya kötü komşu insanı mal sahibi yapar diye, işte bizimkisi de o misal bu mesleği yapanların yanlışları bizi gazeteci yaptı. Doğrusunu ararsanız ilk olarak ben de bu kadar başarılı olacağımızı düşünmemiştim, zira hiç bilmediğimiz bir meslek, olayın teknik boyutu var, ticari boyutu var, kültürel boyutu var, siyasi boyutu var.  Bunların hepsinin üstesinden gelmek çok zor bir iş, ama Mevlaya binlerce kez hamdü senalar olsun ki bizleri sizlerin de desteği ile mahcup eylemedi. Bu güne kadar ortaya koyduğumuz duruş, yaptığımız haberlerdeki dürüstlük, yazdığımız yazılarla şehirde bilinmeyen birçok olayın gerçek yönünün bilinmesine neden olmuş, siz değerli okurlar ve olayların akışı da bizlerin ne kadar haklı olduğunun ortaya çıkmasına vesile olmuştur. Aslında bizim yaptığımız sıra dışı şeyler değil, tam aksine olması gereken şeylerin yapılmasıdır, ama sektör ve piyasa öyle bir hal almış ki, kimin eli, kimin cebinde belli değil, güçlüler olmuş haklı, haklılar ise güçsüz olduklarından haksız durumuna getirilmişler. Piyasada adamım diye gezen insanların büyük bir bölümü, üç kağıtçı, sahtekar, yalancı olduğundan insanlar defi bela pahasına sessiz kalmışlar, o sahtekarlar da piyasayı yakıp, kavurmuşlardır. Ne zaman ki biz piyasaya çıkıp, doğruları yazmaya başladık, yer yerinden oynamaya başladı, halbuki bu yazdıklarımız her zaman olup, ilgililerinden başka kimselerin bilmediği olaylardır. İlgililer bir şekilde susturulmuş, veya tehdit, şantaj sonucu sindirilmiş, ortalık güllük, gülistanlık imiş gibi gösterilmeye çalışılmıştır. Üzülerek ifade etmek gerekirse erkanı devlet bu olup bitenlere sessiz kalmış, arkalarında bulunan siyasetçileri de işlerine ortak edince kimsenin sesi çıkmaz olmuş. Gazete kurulduğu günden bu güne kadar şehrimizde yaşanan olumsuzlukları teker, teker ortaya koymakla kalmadık, tabiri caizse taşın altına elimizi bizzat koyarak olayların gerçek yüzünün ortaya çıkması için ilgili makamlara kendi adımızı bildirmek sureti ile şikayette bulunduk, olayların resmiyete binmesi sonucu da bir çok olay yargıya intikal etmiş, bir kısmı da çözülmüştür. Bunların neler olduğunu defalarca yazdığımdan, tekrarlamaya gerek görmüyorum. Şu anda elime aldığım konu AK Parti İl Başkanı Adem Güney"in 1136 sayılı yasa gereği avukatlıktan men edilmesi gerektiği konusudur. Bu konuda yasa gayet açık ve net olarak ortada 2005 yılında yeniden düzenlenen Avukatlık Yasası"nda memnu hakların iadesi alınmış olsa bile, bazı suçlardan hüküm giyenlerin avukatlık mesleğinden men edileceğini hükme bağlamıştır. Bu yetmemiş, 72. Madde"de avukatlık mesleğini yapmakta iken böyle bir mahkumiyet alanların Baro Levhasından silinmesi gerektiği, yani meslekten ihraç edilmesi gerektiği hükme bağlanmış. Konuyla ilgili yaptığımız haberden sonra, bir de dün yazılı olarak Baro Başkanlığı"na müracaat ettim, yazdığım dilekçeyi noktasına, virgülüne dokunmaksızın sizlere sunuyorum, burada Samsun Barosu ciddi bir sınavdadır, bir yanda yasalar, diğer yanda iktidar partisinin il başkanı, bakalım yasalar mı hükmedecek, yoksa siyaset mi, bunu önümüzdeki günlerde göreceğiz. Lafı fazla uzatmadan sizleri dilekçe ile baş başa bırakıyorum;

                         

BARO  BAŞKANLIĞINA

SAMSUN

                         

      Baronuz  avukatlarından Adem Güney"in  Yargıtay 11. Ceza Dairesi tarafından “Kamu maliyesini sahte evrak düzenlemek sureti ile zarara uğratmak” (Nitelikli Dolandırıcılık) suçundan mahkum edilmiş olmasına rağmen, Baronuz listesinden silinmediği tespit edilmiştir. Oysa ki 1136 sayılı avukatlık kanununun 5. maddesi  a bendinde  belirtildiği üzere  Ceza kanununun 53. maddesinde belirtilen süreleri geçmiş olsa bile  bu maddede belirtilen suçlardan herhangi birisini işlemiş olmaları halinde Avukatlık istemi reddolunur hükmü yasa koyucu tarafından konmuştur. Baro"ya kaydolup, Avukatlık mesleğine başladıktan sonra mahkum olanlarla ilgili ise yine 1136 sayılı Avukatlık kanununun 72. maddesinde belirtilen levhadan silinmeyi gerektiren haller başlıklı hükmünün a bendinde Avukatlık mesleğine kabul isteminin reddolunmasını gerektirecek bir suçtan mahkum olmuş olanlar levhadan silinir hükmü gereğince Adem Güney"in levhadan silinmesi gerekmektedir. Konu ile ilgili Denge gazetesinin 24/06/2010 ve 25/06/2010 tarihli nüshalarında manşet haberi yapılmış ve yayınlanması ardından Baronun  konuyu görüşmek üzere toplandığı gelen bilgiler arasındadır.  Ancak, toplantıda alınan kararlarla ilgili herhangi bir açıklama yapılmamış, ayrıca haber merkezimiz tarafından yapılan tüm aramalara da yanıt alınamamıştır.

            Avukatlık mesleği toplumun en itibarlı ve hassas mesleklerinden birisi olup, adı geçen şahıs kendisi ile ilgili yapılan haberler ve yazılan köşe yazıları ile ilgili Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni ve Haber müdürleri hakkında  onlarca dava açıp, itibarlı bir meslek olan avukatlık mesleğini yaptığını ve itibarının zedelendiğini gerekçe göstererek, manevi tazminat taleplerinde bulunmuştur. 1136 sayılı Avukatlık kanunu gereğince Barodan silinmesi gereken bir şahsın neden yasal işlem yapılarak silinmediği, silinmedi ise silinmeme sebeplerinin gerekçeleri ile birlikte açıklanarak, ilgililerin ve kamuoyunun  bilgilendirilmesi  önemle arz ve talep olunur. Saygılarımla.29.06.2010

 

 

Adnan  Bahadır

 Denge Gazetesi İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR