BU TÜR ŞEREFSİZLERLE BERABER OLANLAR DA ONLAR GİBİDİR

Bu şehrin en önemli sorunlarından birisi de çeteler ve mafyalar sorunudur. Biz bunlarla uzun yıllar mücadele ettik. Vurduk, vurulduk, hapse girdik ama asla ve kat’a yılmadık. Yılmadan mücadelemize devam edeceğiz. Konuşmaya sıra geldiğinde şehri çok düşündüklerini söyleyenler yok mu, onlar bu tür şerefsizlerden öyle korkarlar ki adeta ödleri bilmem nerelerine kaçar. Bu şerefsizler de şehri adeta vampirler gibi emerler. Her ne hikmetse siyasetçilerin bir kısmı da bu şerefsizlere kol kanat gererler, yapılması gereken operasyonlara engel olurlar. Seçim zamanlarında utanmadan sıkılmadan onları yanlarına alıp gezmekten de çekinmezler. Ama Allah öyle bir Allah ki yanlarında durdukları siyasetçilerin tamamı tarih oldu, bitip gittiler. Siyasetçiler bitti de bu şerefsizler rahat duruyor mu? Elbette durmuyorlar. Bir kısmı Mustafa Demir’in peşinde, bir kısmı Necattin Demirtaş’ın peşinde, bir kısmı da Cemil Deveci’nin peşinde. Daha önce hortumladıkları belediyeleri şimdi hortumlayamayınca adeta çılgına dönmüş durumdalar. Bir kısmı ellerindeki basın üzerinden iş adamlarına para verip tefecilik yapmaya başlamış. Hatta bu iş adamlarından bir kısmı batmış ama bunlar almaları gereken malı mülkü yine almışlar. Bu kansızlar öyle ahlaksızdırlar ki anlatamam. Onları bu şehirde bizden iyi tanıyan da yoktur. Mücadele edecek ciğere sahip kimse de yoktur.

Edindiğim bilgilere göre ekonomik sıkıntısı olan bazı iş adamları bunlardan yüksek faizle para alıyorlarmış. Onlar da olayı legal hale getirmek için basın kuruluşlarında reklam adı altında legalleştirmeye çalışmaktalarmış. Bu bilgiler bana kadar ulaştı da Devletin yetkili organlarına ulaşmadı mı derseniz, elbette ulaşmıştır. Ama onlar beklerler, zamanı gelince gereğini yaparlar. Geçmiş başkanlar üzerinden belediyelerin bütçelerine hortum bağlamış olan bazı şerefsizler şimdi yeni seçilen Belediye Başkanlarına ulaşmak için her türlü manevrayı yaptıklarını öğrendim, yeni Başkanlara ulaşıp onlara yakın olmak için enteresan işler yapıyorlar. Bir kısmı Mustafa Demir’e yakın basın üzerinden ona ulaşmaya çalışıyor. Bir kısmı Necattin Demirtaş’ın seçimde beraber olduğu arka planda çalışan istişare ekibine ulamış durumda, onlar üzerinden Necattin Demirtaş’a yaklaşmaya çalışıyorlar. Bir kısmı ise CHP’lilerden devreye girip Cemil Deveci’ye ulaşmaya çalışıyorlar.

Seçimin üzerinden yaklaşık olarak sekiz ay geçti. Biz bugüne kadar kimseden bir kuruş istemeden gereken neyse yaptık. Aynı şekilde yapmaya da devam edeceğiz. Mevcut başkanlar bu şerefsizlerin oyununa gelip de onlara yanaşırlarsa onlardan farksız duruma düşeceklerini unutmasınlar. Seçim döneminde bunca ahlaksızlık yapıp da şimdi yok, ‘şu yaptı da onu işten attık’ (o da göstermelik yalan zaten) yok, ‘biz yapmadık’ yalanlarına sığınanlara inananlar da aynı onlardan farksız olacaklarını unutmasınlar. Bizim hiçbir yerimiz oynamaz, durduğumuz yerde adam gibi dururuz. Ama yanlış yapanlarla ilgili gereken neyse onu yapacağımızdan da kimsenin en ufak bir endişesi olmasın. Şehri yönetenlere buradan sesleniyorum; bu tür çete, mafya, tefe gibi karanlık işlerle uğraşan kim varsa peşini bırakmasınlar. Zira AK Parti iktidarının üzerinde durduğu en önemli konulardan birisinin de bu konular olduğunu, toplumun bu nedenle AK Parti’yi takdir ettiğini de unutmamak lazım.

Temiz toplum, birilerinin dediği gibi havayı temizlemekle olmuyor. Temiz toplum; çetelerle, mafyalarla, tefecilerle ve insanların kanını emmeye çalışan ahlaksızlarla mücadele etmekle olur. Atalarımız bu ülkeyi canlarını, mallarını ve en sevdiklerini feda ederek bize bırakmışlarsa bizlerin de azıcık olsun taşın altına elimizi koymak zorunda olduğumuzu unutmayalım. Temiz toplum, bu tür insanları toplumdan temizleyerek olur. Kimse yalandan debelenmesin. Bu insanları toplumdan temizlemek için hepimiz canla, başla çoluğumuzla, çocuğumuzla hatta ve hatta malımızla mülkümüzle bu ahlaksızlarla mücadele etmez isek istediğiniz kadar bağırıp çağırın kimse buna inanmaz.

Sözlerime son vermeden üzerine basarak tekrar ediyorum; çetelerle, mafya bozuntularıyla, tefecilerle işi olanlar kim olursa olsun, onlardan farkları olmayacağını unutmasınlar. Zira Efendimiz bir Hadis-i Şerifte “El mer'u me'a men ehabbe” yani 'kişi sevdiğiyle beraberdir' buyurmakta. Bunları seven de onlar gibidir. Sevmeyip de ‘def-i bela olsun’ diye yanında tutanlar da unutmasınlar ki yılanı ne kadar yanında tutarsan tut, bir gün mutlaka seni ısıracaktır. Bugünlük de bu kadar, kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR