BÜROKRATLAR VE SİYASETÇİLER 2

  Geçtiğimiz hafta  Bürokratlar  ve siyasetçiler yazısını yazarken  iki  bürokratı ele almayı düşündüğümü ifade etmeme rağmen sadece tek bir bürokrattan bahsedebilmiştim, bugün de iki bürokrattan bahsetmek istiyorum bahsedeceğim bürokratın birisi şu anda bir ilçemizde  bir kamu kurumunun başında müdür olarak çalışmakta olup, tayini eski Milletvekili Musa  Uzunkaya  ve kayınçomun desteği ile gerçekleşmiş olan bir bürokrat. Bu arkadaşımızı insan olarak ben de sevmekteyim, aramızda en ufak bir proplem olmadığı gibi tam aksine gayet iyi ilişkiler içerisinde olduğumuz ve sevdiğimiz bir arkadaşımız. Peki sorun nedir veya neden bu arkadaşımızı köşenize taşıdınız derseniz anlatayım da dinleyin.

            Malumunuz bürokratlar atanırken milletvekilleri ve il Başkanlığı bazı görüşmeler yaparak üzerinde anlaştıkları isimleri ilgili bakanlıklara bildirmek suretiyle atamaları yapılır, bazı  bürokratlar ise belli siyasi grupların desteği ile atanır ancak o bürokratlar sürekli olarak sıkıntı çekerler, onlara destek vermeyen siyasetçiler görevden alınmaları için uğraşır, destek verenler kalmaları için uğraşır, kendileri ise görev yapmaktan çok bu çekişmeler arasında kaybolup giderler. Bahsettiğim bürokrat arkadaşımız da kayınçomla Musa Uzunkaya'nın desteği  sonucu atandığından bu sıkıntılarla sürekli karşı karşıya gelmektedir.

            Asıl anlatmak istediğim  ise bu arkadaşımızın geçtiğimiz haftalarda yaptığı bir yanlışı sizlerle paylaşmaktır.Bu muhterem bulunduğu göreve biraz rahat atandığından atamaların nasıl yapıldığını çok iyi bilmemekte veya arkasındaki siyasetçilere çok fazla güvenerek  hareket etttiği anlaşılmaktadır. Zatı muhterem geçtiğimiz hafta şube müdürlerini toplamış ve onlara demiş ki “arkadaşlar başkasından duymamanız için size bizzat söylemek istediğim bir şey var, ben Gençlik ve spor genel Müdür yardımcısı oluyorum haberiniz olsun” sözlerini bitirdikten sonra orada bulunanlardan birisi işin nasıl ve kimin desteğiyle olduğunu sorması üzerine Erdoğan Tok ile sevgili kayınçomun kendisine söz verdiklerini, işi onların hallettiğini söylemiş. Konuyu duyan başka siyasetçiler gençlik ve  spor bakanına durumu sormuşlar, o da dalga geçerek yok böyle bir şey demiş.

            Bürokraside olmak insanın yetişmesinde bazen yeterli olmadığı bu tecrübeden ortaya çıkmaktadır. Biraz feraset sahibi olan insan kararnamesi imzalanmadan önce böyle bir ifadede bulunmaz, siyaset ve bürokrasi bu tür hataları kabul etmez, insanlar sizi daha ciddiye almazlar ve rezil olursunuz. Bu arkadaşımıza tavsiyemiz bu tür hataları tekrar etmeden işini yapmaya devam etmesidir.

            İkinci  bürokratımıza gelince bu bürokrat henüz atanmamış olsa da yazısı bakanlıkta imzada olduğundan  kendisine bazı tavsiyelerde bulunmayı uygun gördüm. Malumunuz diş Hastanesinin Başhekimliği uzun süreden beri boş bulunmakta. Başhekimlik için bir çok aday olsa da öne çıkan üç aday vardı, birisi Canik ilçe teşkilatının desteklediği eski Milli eğitim Müdürü  Nevzat Bulut'un oğlu, ikincisi Çağatay Kılıç ve  Sağlık İl Müdürünün desteklediği Terme  Devlet Hastanesinde Başhekim yardımcısı olarak çalışan bir diş hekimi, üçüncüsü ise İl Başkanı Osman Çetinkaya'nın  ve Milletvekillerinin üzerinde anlaştıkları eski Sağlık İl Müdürü Mehmet kılıç'ın eşi Kevser Kılıç.

            Kevser Hanımın teklifi yapılmış, yazısı bakanlıkta onaylanmak üzere, ancak diş hastanesinde ciddi bir tedirginlik olduğu yönünde bilgiler aldım, Kevser hanım yöneticici pozisyonunda olanlara herkes çantasını toplasın, arkamda il teşkilatı var gelince hepinizi görevden alacağım şeklinde ifadelerde ulunduğu için herkesin tedirgin olduğu bilgileri gelmekte. Yöneticilik henüz makama oturmadan ahkam kesmek değildir, arkanızda değil İl başkalığı ve milletvekilleri, Bakan dahi olsa insanlara zulmetme hakkına sahip değilsiniz, kaldı ki bu şehirde en çok sevindiğim olaylardan birisi sağlık bakanlığında çalışan personel en ufak bir hata yapsa anında Sağlık bakanına bildirip, gereğini yaptıracak çok değerli insanlar var, o nedenle hiç kimse insanlara zulmetmeye kalkmasın. Ancak yanlış yapan idareciler veya personelle ilgili yapılacak her icraatın arkasında duracağımızı da belirtmekte yarar var. Kamu kurumları kimsenin babasının çiftliği olmadığı gibi, kimse de siyasetçileri arkasına aldığını söyleyerek insanlara zulmetme hakkına sahip değildir. İşi üzüm yemek olan herkesin yanında olduğumuzu, bağcıyı dövmek isteyenlere ise  izin vermeyeceğimizi belirterek yazıma son vermek istiyorum. Kalın sağlıcakla

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
10 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR