DÜRÜST  DEĞİLSENİZ   SONUÇ ALMA ŞANSINIZ YOK

                Hangi işi yaparsanız yapın dürüst olmak zorundasınız. Aksi halde sonuç almanız söz konusu olamaz. Otuz yıl önce batıl mücadelesine başlayan PKK onca insanın ocağını söndürmüş, onca askerimiz, polisimiz şehit düşümüş, onca para harcanmış olmasına rağmen hala daha bitirilememiş  ise tek nedeni adamların batıl olan davalarına samimi inaçlarıdır. Hayatım  boyunca bir çok iş yaptım, hiç birisinde de zarar etmedim. Bunun tek nedeni yaptığım işi sevmiş olmam ve gereği ne ise onu yapmış olmamdır.

                Gazetecilik mesleği bugüne kadar yaptığım mesleklerin en zoru, en az para kazananı, en çok zarar edeni olmasına rağmen Allah'a binlerce kez şükürler olsun ki, onca düşmana, onca uğraşana rağmen dimdik ayaktayız. Hatta gazetenin reklam gelirlerini azaltmak amacıyla yandaşlarına reklam verdirmeyenlerin onca baskısına rağmen gazete ekonomik açıdan bana ihtiyaç duymadan kendisini getiriyor. Düşmanlıkta sadece bu kadarı ile yetinmeyip yaptığımız haberlerin nerde ise tamamı  hakkında tazminat davaları açan dostlarımız!.... Hiç üzülmesinler o tazminatları ödemek için de bir formul buldum, hatta haksız karar veren hakimlerle ilgili de bir işlem başlattığımı unutmasınlar. Önümüzdeki günlerde detaylarını sizlerle paylaşacağım.

                Geçtiğimiz günlerde siz değerli okurlarıma kuracağımız Veb. TV. İle ilgili bazı bilgiler vermiştik, çalışmalar  yaklaşık iki aydır tüm hızı ile devam ediyor, program yazıldı, canlı yayınla ilgili yüksek seviyeli server yurt dışından kiralandı, internet bağlantıları yapıldı, stüdyo kurulma aşamasına geldi, sanırım bu ay sonunda siz değerli okurların huzuruna çıkarız. Kurduğumuz Veb. TV Türkiyede belki de ilk. Zira yayınlarımız canlı olacak banttan olmayacak, bilgisayardan TV  yi seyrederken normal TV seyreder gibi çözünürlülüğü olan bir TV seyredeceksiniz. İnternetin olduğu her yerden TV seyretme imkanınız olduğu gibi canlı yayına bağlanma imkanınız da olacak. Örneğin Ankara'dan bir siyasetçi bulunduğu yerden anında bağlantı kurup seyirciyle buluşabilecek.

                Basın  hayatına girdiğimiz gün hangi ilkeyi kendimize şiar edinmiş isek, bugün aynı yolda yürümekteyiz, en ufak bir sapma söz konusu değil. Zaten bu nedenle siz değerli okurlarımızın teveccühünü kazandık. Biz olayların faillerinin gücüne, kuvvetine, makam ve mevkisine göre değil, olayların şekline göre haber yaparız. Geriye doğru baktığımızda bu şehirde onlarca gazete ve gazeteciyim diye geçinen insanın bugün yerlerde süründüğünü görme nedenimiz bu insanların işlerini adam gibi yapmamış olmalarıdır. Biz bu işe başladığımızda gazete partonu olup, bizimle ilgili yazmadık yazı, yapmadık hakaret bırakmayanların tamamı işini gücünü kaybetmiş başkalarının yanında maaşla çalışmış olması  samimiyetsiz olmalarının delili değil de nedir?

                Biz bu işe başladığımızda şehrin en eski gazetesi etkin bir gazete idi, sahibinin de bir itibarı vardı. Şimdi ise adamcağız sokakta gezemez hale geldi, emekliye ayrılabilmek için bankadan kredi kullanamamış, alacağı emekli maaşını kefil gösterip kredi kullanmak sureti ile emekliye ayrılmış. Adamcağız borçları yüzünden oturduğu evi kimseye söyleyemiyor, iki tane şebeğin maskarası haline gelmiş. Merdi kipti biz gazeteyi kurunca sahibi olduğu gazetede köşeden sallayıp duruyordu, yok efendim bu işi herkes yapamazmış, yok efendim kendisi çok ilkeli olduğundan sırf davasını korumak adına okuyuculara söz verdiğini ve gazeteyi satmayacağını  yazıyordu. Ama sadece gazeteyi satmakla kalmadı dolap beygiri gibi o gazeteden bu gazeteye, onun kıçını yalamaktan bunun kıçını yalamaya gezinerek geçimini idame ettirmeye çalışıyor.

                Vezir Hazretlerinin vesayeti ile gazete kurup ayakta kalmaya çalışan arkadaşımız  her yıl milyonlarca lira almalarına rağmen yaptıkları üç kağıt nedeniyle Vezir hazretleri ile ters düştüklerinden personel maaşlarını ödeyemeyince gazete boşaldı. İşin entertesan yanı bu insanlara Vezir hazretleri çok yüklü miktarda yardım etmenin yanında çok pahalı bir CTP makinası almış olmasıdır, bu makina filme ihtiyaç duymaksızın direk kalıba baskı yapan bir makinedir. Bu makine bu şehirde yok denecek kadar az olmasına rağmen vezir hazretleri Belediye imkanlarını hoyratça bu arkadaşa harcamış olmasıdır. Hatta Vezir Hazretleri etrafına “Bunlara verdiğim parayı tüm gazetelere verseydim hem onlar abad olurdu hem de ben” demiş. Demek ki işinizi adam gibi yapmaz  ve dürüst olmaz  iseniz arkanızda Devlet dahi olsa başarılı olma şansınız yoktur. Kendisini gazeteci zanneden arkadaşlara duyurulur. Kalın sağlıcakla