GELELİM OLAYIN GERÇEK BOYUTUNA

Diğer gazeteler bir yana biz bir yana dediğimizde bazıları bu ifadeyi yadırgamış olabilirler… Ancak yazacaklarımı okuduğunuzda ne kadar doğru söylediğimi ve ne kadar haklı olduğumu çok iyi anlayacaksınız. Bu şehirde son beş yıllık süreçte yapılan operasyonların çoğunda Cumhuriyet Savcılıklarının hazırladığı iddianamelerin müştekisi veya ihbarcısı DENGE Gazetesidir. Örneğin iki yıl önce yapılan 'Süpürge' operasyonunun, geçtiğimiz yıl yapılan 'Kızılay' operasyonunun, bu yıl yapılan 'Hazine' operasyonunun ihbarcısı DENGE Gazetesidir.

Bazı arkadaşlar 'Bu şehri sen mi düzelteceksin' diye sürekli eleştiri yapmaktalar ancak o arkadaşlara verdiğim cevap, 'bana değmeyen yılan bin yaşasın mantığı' bana göre bir mantık olmadığı gibi doğru bir mantık da değil cevabını burada da yinelemekte yarar görmekteyim. Hazine operasyonu ile ilgili hazırlanan iddianame gizlilik kararı içerdiğinden sizinle paylaşmak istemiyorum ancak içeriğine baktığınızda yazdıklarımla ne kadar haklı olduğumu göreceğiniz kanaatindeyim. 'Bu kadar sıkıntı çekmeye değer mi?' derseniz bazılarına göre değmez ancak bana göre değer, zira Rabbimizin huzuruna vardığımızda bunların bizim için artılar olacağından en ufak bir şüpheniz olmasın.

Benim inandığım Kuran'da Yüce Rabbimiz “İnsanları ve Cinleri sadece ve sadece bana ibadet etsinler diye yarattım” buyurmakta İslam'ın beş esasını yerine getirmek yeterli olmadığı kanaatindeyim, zira toplumun refahı için yapılması gerekenleri yapmak da ibadet olduğu bir gerçektir. Bu konudaki düşüncem bu yapılanları herkes değil ancak gücü yetenlerin mutlaka yapması gerektiği kanaatindeyim. Başka bir deyişle emri bilmaruf nehyi anilmünker farzı kifayedir. Yani birileri yapınca diğerlerinden düşüyor ama hiç kimse yapmayınca da toplumun tamamı sorumlu oluyor.

Bu kadar izahtan sonra gelelim konumuza…. Son günlerin önemli gündem maddelerinden birisi de şüphesiz ki Ondokuzmayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı törenlerinde 19 Mayıs stadyumunda yaşanan kız erkek güreşi olayıdır.Bu olayla ilgili herkes bir şeyler yazdı, çizdi ancak olayın gerçek yönünü yazmak kimsenin işine gelmediğinden bu iş de Delikçi Memed efendi'ye düştü. Birileri diyor ki kadınla erkeğin güreş tutması normaldir, çağdaşlık bunu gerektirir, o insanlara sadece şunu söyler geçerim sen şayet kızını, eşini veya yakın akrabanı erkekle güreş tutturmaya razı isen problem yok ama ben böyle bir saçmalığa asla razı değilim.

Bir başkası olayın büyütülmemesi gerektiğini, sehven olmuş bir olay olduğunu ifade ediyor, bir diğeri ise daha farklı bir yorumda bulunuyor. Ancak hiç kimse bu olayın arka planı nedir, bu olay nasıl olmuş veya olması için yapılan ön çalışmalar nelerdir konusuna girmemiş, neden girmemiş ya bilmiyor veya bildiği halde yazmak işine gelmiyor. Bana da birileri aman yazma aman çizme bundan birileri zarar görür diyor ancak zarar görme ihtimali olanlar adam gibi çıkıp özür dilemedikçe bu olayın peşini bırakmaya niyetli değilim.

Peki nedir olayın arka planı derseniz güreş tutan bu iki güreşçi genci çalıştıran bay ve bayan hocalar yaklaşık olarak bir hafta boyunca günde yaklaşık olarak beş saat antrenman yaptırıyorlar. Sizce antrenmanlar yapılırken bundan kimsenin haberi yok mu elbette var hatta iddiaya göre üst düzey bazı yetkililer öyle bir olay yapalım ki Türkiye bizi konuşsun diyerek bu işle ilgili özel talimatlar vermiş. Ne zaman ki olay patlak verip yer yerinden oynadı o her zaman olduğu gibi olay bir iki gariban memurun üzerine yıkılıp kapatılmaya çalışıldı.

Sorarım size bir hafta boyunca günde beş saat antrenman yapan bayan , erkek sporculardan, yöneticilerin haberi yok muydu? Elbette ki vardı ama şimdi hiç bir tanesinin haberi yok gibi gösterilip spontane gelişmiş bir olay gibi gösterilip kapatılmaya çalışılması içler acısı bir durum. Antrenör olan bayan hoca ile bizzat görüşmedim ancak iş akdi feshedildi diye duydum, yani kabak o hocanın başına patladı ve kapatıldı. İyi güzel de o hoca bir hafta boyunca o sporcuları aynı minderde çalıştırırken nerde idiniz diye adama sormazlar mı? Unutmayın beyler bu Dünyada gücünüz var diye olayları ört bas edip garibanları ezebilirsiniz. Ancak gerçek dünyaya göç ettiğinizde bedelini çok ağır ödersiniz. Bu günlük de bu kadar yeter kalın sağlıcakla…