HANGİSİNİ YAZACAĞIMIZI BİZ DE ŞAŞIRDIK
Dün manşetten verdiğimiz haberle ilgili çok enteresan detaylar geldi,insan dİnledikçe tüyleri diken diken oluyor. Bu Devlet bunca hırsız ve arsıza rağmen nasıl ayakta duruyor anlamış değilim. Demek ki, şehitlerimizin hatırı ve samimi insanların duası sayesinde Cenabı Hak bizi koruyor. Biz yazdıkça vatandaş getiriyor, getirdikçe işin çok daha vahim boyutları ortaya çıkıyor. İşin enteresan tarafı üzerine gittiğimiz olaylarla ilgili şahısların bu şehirden def edilmesi için bize destek vermesi gereken bazı siyasetçiler, gidip o insanları buluyorlar ve bize o insanlarla birlikte bizim aleyhimizde olabilecek her türlü opersayonda onlara destek vermeleridir.
Biz dün nerede idiysek bugün de orada olduğumuzdan kimsenin en ufak bir endişesi olmasın. Bu yaşadıklarımız geçmişte verdiğimiz mücadelede ne kadar haklı olduğumuzu bir kez daha ortaya koymakta. Yakın bir zaman içerisinde kamulaştırma dosyalarında eski siyasetçilerin yaptıkları işlerle ilgili elimdeki dosyayı savcılığa verdiğimde şaşırıp kalacaksınız.Adamlar her yaptıklarının yanlarında kâr kalacağını zannederek neler yapmışlar neler. Kamulaştırma dosyaları ile ilgili hak sahiplerine önceden rüşvet gibi para ödemekten tutun da, icra dairelerinde yaptıklarına varıncaya dek yemedikleri halt kalmamış. Bu şehir geçmiş beş, altı yılda teşkilatlarda yöneticilerin yaptığı pisliklerin hesabını veriyor. O günlerde teşkilatlarda görev almış insanların ne kadar yakınları, sevgilileri, tanıdıkları veya rüşvet aldıkları varsa tamamını bir yerlere yerleştirmişler. Şimdi bu şehir bunların bedelini ödüyor. O insanları teşkilatlardan temizleyebilmek adına verdiğim mücadeleyi bir Allah bilir, bir de ben. Çok bedel ödedim ama, asla pişman değilim, bugün yine aynı şeyleri dönüp yapar mısın diye sorsalar, hiç tereddüt etmeden yapacağımdan kimsenin şüphesi olmasın.
Bu siyaset fareleri o kadar enteresan işler yapmışlar ki, sormayın gitsin. Tayin, atama, işe adam koymalarda yaptıklarını yamaya kalksam bitiremem. Kimisi birinci derecede akrabasını, kimisi sevgilisini, kimisi rüşvet aldığı garibanları, kimisi de Ak Parti'ye dümdüz gidenleri işe almış.Bu tür insanlarla tam beş yıldır amansız bir mücadele verdim. Siyaseten büyük bir kısmını hallettim, ancak bürokraside olanları temizlemek o kadar kolay değil. Bu konuda mülki amirlerle adli yargı ve seçilmişlere büyük görev düşüyor. Herkes her işi delikçi Memed Efendiden beklerse delikçi Memed Efendinin de bir insan olduğunu unutmasınlar.
Şimdi size yukarıda anlattığım konuyla ilgili çok müşahhas bir örnek vereceğim; Dün manşetten verdiğimiz haberde Ordu Üniversitesinde görev yaptığı dönemde kömür yolsuzluğuna karıştığı gerekçesi ile tutuklanıp, daha sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan bir şahsın Tekkeköy ilçesine Özel İdare Müdürü olarak atanmaya çalışıldığını yazdık. Meğer eksik yazmışız, adam çoktan atanmış bile. sadece gelip göreve başlaması kalmış. İşin enteresan tarafı, adam Ordu Üniversitesinde daha önce Rektör olan sol görüşlü Haluk Kefelioğlu döneminde idareci olmuş, yeni Rektör görevden almış. Yani adamın sol görüşlü olduğu tesçilli. Yetmedi bir de makam aracında yaptığı bir vukuattan bahsdiliyor ki, onu söylemek istemiyorum. Peki Ak Parti iktidarında böyle bir adam Tekkeköy ilçe Özel idare Müdürlüğü makamına nasıl oturmuş derseniz? İşin püf noktasını çözmek de delikçi Memede kalmış.
İl Özel idaresinde Daire Başkanı olarak çalışan vatandaş, aynı zamanda İl Genel Meclisi Üyesi bir arkadaşın öz teyzesinin oğlu. Tayini meclis üyesi arkadaşın Merkez ilçe yönetim kurulu üyeliği döneminde yapılıyor. Ardından ilçe yönetim kurulu üyesi arkadaşımız da İl Genel Meclisi üyesi oluyor. Bu kuzenler görünürde müslüman kimlikli karınca ezmez Şevki misali, herkese hoş görünmeye çalışan insanlar. Ancak olayın arka planı hiç de öyle değil. Birisi siyaseten alt yapı yaparken, diğeri malı götürüyordu. Ne zaman ki biz, araçlarla ilgili bazı gerçekleri ortaya koyup Başbakanlık genelgesini ortaya çıkardık, bu zatı muhterem hakkında açılan soruşturma sonucu kınama cezası aldı.
Bu uyanık bürokrat şimdi siyasete girmeyi düşünüyor ve bu konuda bazı opersayonlara başlıyor. Siyasete Tekkeköy Belediye Başkanlığı'ndan başlamayı düşünen bu zatı muhterem, dünkü haberimize konu olan Tekkeköy ilçe Özel İdare Müdürlüğü atamasının perde arkasında da kendisi olduğu ortaya çıkıyor. Kendisinin bu konuda bir siyasi ağırlığı olması mümkün değil, İl Başkan Yardımcısı olan Tekkeköylü bir arkadaşa ulaşıyor. O arkadaş ise İl Başkanına konuyu taşıdı, nihayetinde İl Başkanının da onayı ile bu aranıp da bulunmayacak hint kumaşı misali arkadaşın tayini yapıldı. Atakum'da yaptığımız sohbette Hüseyin Dereli'nin kurduğu teşkilatın İl teşkilatından daha seviyeli olduğunu söyleyince bazıları çok rahatsız olmuştu. Sanırım ne kadar haklı olduğumu şimdi anlayabiliyorsunuz.
Konuyu yine değiştirdik kaldığımız yer siyasete girmek isteyen bürokratın yapmak istedikleri idi. Bu arkadaşımız atanan arkadaş marifeti ile Tekkeköy'de kendisine bir alt yapı hazırlığına girecek. elindeki hem ekonomik, hem bürokratik gücü atanan kişi üzerinden Tekkeköy'de kullanacak ardından da Tekkeköy Belediye Başkanlığına aday olacak.Nasıl ama yemede yanında yat değil mi? Millet parasız, pulsuz teşkilatlarda anası ağlayıp siyaset yapacak, sen Devletin imkanları ile gidip onların başına oturacaksın. Bu adaletli paylaşımı kurlar kuzulara yapmaz!.. haberiniz olsun. Kalın sağlıcakla
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.