İl Başkanı Sert Konuşmuş,Vay Halimize!
AK Parti İl Başkanı Ali Akyüz, bir basın toplantısı düzenlemiş, yaptığı açıklamanın ardından hiçbir gazeteciye soru sorma hakkı tanımadan toplantıyı bitirmiş, sizin anlayacağınız basın bildirisi yazıp, basın mensubu arkadaşlara dağıtmış. Adam o kadar ciddi, o kadar sert, bir duruş sergilemiş ki sormayın gitsin.
Adamın birinin, kümesinde bulunan tavukları çakal yemiş, ardından adam başlamış bağırıp çağırmaya. Gürültüyü duyan komşuları gelip, "Hayırdır komşu ne oldu" deyince "sormayın komşular çakal geldi kümeste ne kadar tavuk varsa yedi gitti, ama o çakala neler ettim bir bilseniz şaşarsınız" demiş. Komşular daha da meraklanıp "ne yaptın çakala çok merak ettik" diye sorunca "o çakala açtım ağzımı yumdum gözümü. 'Bak çakal sana öyle işler yaparım ki, bir daha buralara gelemezsin. Adisin! şerefsizsin! şu sun, bu sun' deyip, anasını ağlattım" deyince komşuların hepsi birden kahkahayı basıp "İlahi komşu bizde çakalı vurdun falan sandık, çakal kümesin anasını ağlatıp, ne kadar tavuk varsa yemiş, sen ise, ona bir kaç laf saymışsın da ne büyük iş etmişsin" demişler.
Bizim pek muhterem il başkanı arkadaşımız da çakal misali çok sert konuşmuş, partiye zarar verenleri Genel Merkez'e bildirecekmiş, parti bütünlüğünü veya disiplinini bozan kim olursa olsun, izin vermeyecekmiş, yapılan eleştiriler eleştiriden ziyade iç hesaplaşma niteliğinde imiş, buna izin vermeyeceğini beyan etmiş. Arkadaşımızın söylediklerine katılmamak mümkün değil. Zira partiye en çok zararı kendisi verdiğinden, başkalarının vermesine izin vermemesi kadar doğal bir durum yok. Parti bütünlüğünü sağlama görevinin İl başkanına ait olduğu hepimizin malumu. Bu bütünlüğü sağlayamayan veya sağlamamak için elinden gelen her şeyi yapan, kendisi ve saz arkadaşları olduğuna göre kimi, kime şikâyet edeceğini çok merak ediyorum.
Adama sormazlar mı ki "arkadaş sen bu partinin il başkanısın bu parti elinde bulunan koskoca İlkadım ve Atakum Belediyesi'ni neden kaybetti" diye, yine sormazlar mı ki, pırlanta gibi 40 tane il genel meclisi üyesi arkadaşı neden sokakta bıraktın diye, yine sormazlar mı ki onca tertemiz belediye meclis üyesini listelere yazmaz iken, AK Partiye küfreden, partiyi tanımadığını söyleyip 5 yıl boyunca hiçbir toplantıya katılmayan kişileri, neden listelere yazdın diye, yine sormazlar mı ki elinde bulunan Kavak, Ladik, Yakakent ilçelerini neden kaybettin diye."
Hani bir söz vardır; 'Merdi Kıpti şecaat arz ederken, sirkatini fahş eylermiş' diye. Yani; 'Çingene büyüklüğünü anlatmak isterken yaptığı hırsızlıkları anlatırmış.' Sen koskoca iktidar partisinin il başkanısın. İnsanları derleyip, toparlayıp, bir araya getirmen gerekirken, kıyım operasyonu yapıp, partiye en büyük zararı veriyorsun, ondan sonra da çıkıp, millete hesap sormaya kalkıyor, hesaplaşmak isteyenlerden bahsediyorsun. Peki, senin yaptığın nedir? O güzelim insanları sokağa koymak, geçmişle hesaplaşmak mıdır, değil midir? Lütfen söyle! İstersen önümüzdeki çarşamba günü Kanal S'deki 'DOBRA DOBRA' programına birlikte çıkıp, bunları konuşalım, ne dersin?
Beni en çok üzen olaylardan birisi de, önceki gün yaptığı basın toplantısında sağında ve solundaki o güzel!. Yardımcıları ile verdiği pozları bir iki ay sonra veremeyecek olmasıdır
Bu arada unutmadan söyleyeyim siyasette yeni oluşumların yanında yeni ittifaklar da ortaya çıkmaya başlamış durumda. Daha düne kadar ilçe başkanlığına atamadıkları arkadaşla anlaşıp, onun il başkan adaylığında ittifak edip, karşılığında vekillik sözü alanların kimler olduğunu, önümüzdeki yazılarda siz değerli okurlarımızla paylaşacağım.
Siyaset enteresan bir meslektir. Dün birbirleri için söylemedikleri söz kalmayanlar, şimdi çok rahat yan, yana gelebiliyor. Eh ne diyelim, siyaset, mümkün olanı yapma sanatı olduğuna göre, bu arkadaşlarımız da hedefledikleri amaca ulaşabilmek için mümkün olan ne varsa yapmaya çalışıyorlar. Hayırlı olsun
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.