OLAYLARA BU KADAR İDEOLOJİK BAKMAYA GEREK VAR MI

 OLAYLARA  BU KADAR İDEOLOJİK BAKMAYA GEREK VAR MI

                Toplum olarak öyle bir hale gelmişiz ki anlatamam, bir olayı duyduğumuzda olayın faili sevdiğimiz bir kişi ise ona göre değerlendiriyoruz, kızdığımız bir kişi ise de ona göre değerlendiriyoruz veya olayın siyasi bir boyutu varsa siyasi düşüncemize göre değerlendiriyoruz. Oysa olayların doğruluğuna ve yanlışlığına bakarak değerlendirmiş olsaydık çok daha farklı bir durumla karşılaşmamız söz konusu olacağı muhakkak. Yaklaşık iki yıldan beri gündemde olan protokol camii konusunda gelinen noktaya baktığımızda insan üzülüyor, neden üzülüyor derseniz hiç kimse olaya bakması gereken yerden bakmayıp tamamen siyasi düşüncesi ve inancı doğrultusunda bakıyor. Olaya objektif ve tarafsız bakmak gerekirse ortada iki olay var birincisi yapılacak olan bir camii ve bunun saçma sapan ismi konusu, ikincisi ise Gelemen de bulunan boş okula taşınacak olan Tarım Meslek Lisesi ve Veteriner Lisesi konusu.  Dilerseniz önce yapılacak Camii konusunu ele alalım. Allah'a ve ahiret gününe inanan hiç bir mümin Camii yapılmasına karşı olamaz ancak kullar arasında ayrım yapmak hiç kimsenin haddine olmadığı gibi Yüce Mevla'mız Kuranı Kerim'de “Allah katında en makbul olanınız takvaca en üstü olanınızdır” buyurmaktadır. Bir camide namaz kılarken erle komutan aynı safta kılmak zorunda olduğu gibi Caminin ismini verirken de insanları ayırt ederek Protokol Camii denmesinin doğru bir davranış biçimi olmadığı muhakkaktır.

                Yapılacak Camiinin yer tercihi konusunda çok fazla bir şey söylemek istemiyorum bana göre sahilde olsaydı daha güzel olurdu, zira sahil boyunda hiç Camii yok, o bölgede hatırı sayılır Camii var ama ileride olacak olan o bölgedeki yapılaşma göz önüne alındığında Camiinin cemaatsiz kalmayacağı bir gerçektir. Belki bugün için oraya Camii yapılması biraz lüks yatırım gözükebilir ancak bölgenin gelişimi göz önüne alındığında makul bir yatırım olarak değerlendirilmesi gerektiği kanaatindeyim. Ancak burada asıl üzerinde durmamız gereken konu, Gelemen Tarım İşletmelerinin oraya taşınacak olan Tarım Meslek Lisesi ve Veteriner Lisesi  ile ilgili koparılan fırtına ve bu kona yazılıp çizilenlerin  ne anlama geldiği konusudur. Konuyu sağlıklı değerlendirmek için dilerseniz önce Tarım meslek Liseleri ve Veteriner liselerinin işlevleri ve mezunlarının ne iş yaptıklarını ortaya koyalım. Tarım Meslek liseleri ziraat teknisyeni yetiştiren uygulamalı okullar olup müfredatlarında haftalık kırk saatlik ders saatinin büyük bir kısmını uygulamaya ayırmak zorunda olan okullardır. Peki, uygulama nedir? derseniz tarımla ilgili aklınıza ne geliyorsa uygulamalı öğretilmesi zorunlu olan bir okuldur. Her öğrencinin uygulama yaptığı tarlası, ağacı, meyvesi, arı peteği, v.s tarımla aklınıza ne geliyorsa uygulamalı eğitildiği bir eğitim müessesidir, zaten bu yüzden ziraat teknisyenleri uygulama konusunda ziraat mühendislerinden çok daha başarılıdırlar.

                Veteriner Lisesine sıra gelince orada da aynı şekilde hayvanların her çeşidi ile ilgili uygulama yapılan bir okuldur, evcil, yabani, büyükbaş, küçükbaş, aklınıza ne geliyor ise tamamını öğrenci tanımak ve yetiştirilmesinden hastalığına kadar her şeyini bilmesi gereken bir okuldur. Bu okullardan mezun olanlar da Veteriner teknisyeni olarak mezun olup bu konuda uzmanlaşırlar. Gerek Tarım Meslek Lisesinde okuyan öğrenciler gerekse Veteriner Meslek Lisesinde okuyan öğrenciler mutlaka uygulama yaparak okumaları gerekir, adı üzerinde bu okullar teknisyen yetiştiren okullar yani uygulamada hayatın içerisinde olması gereken insanlardır. Tarım meslek okulu eskiden yine şu anda taşınacak olduğu okulda eğitim öğretim görmekte idi, orada okuyan öğrencilerin her birisine belli bir arazi tahsisi edilip uygulama yaptırılır aşılama nedir, budama nedir, ağaç nasıl yetişir, arıcılık nasıl yapılır uygulamalı öğretilirdi.  Hiç unutmuyorum 1982 yılında Of merkezde görev yaparken Tarım İlçe Müdürlüğüne atanan hepinizin çok iyi tanıdığı ancak ismini vermeye gerek görmediğim bir arkadaşım o günlerde ilçede nerede ise hiç olmayan arıcılık konusunu uygulamalı olarak köy, köy gezerek anlatması sonucu şu anda yüzlerce arıcının oluşmasına sebep olmuştu. Hatta kara kovan arıcılığından fenni arıcılığa varıncaya dek her şeyi kendisi uygulamalı anlatıyordu. Sorarım size o arkadaş şayet uygulamalı eğitim almamış olsaydı o kadar insanı nasıl eğitip iş güç sahibi yapacaktı.

                 Tarım Meslek Lisesi ile Veteriner Lisesi aynı okullar olup resmiyetteki adı Tarım Meslek Lisesi, halk arasındaki adı ise Veteriner Lisesidir. Uygulama yapacak alanları var mı? Elcevap yok, olması da mümkün değil, arazi müsait değil, peki taşınacakları yerde bu konuda imkân var mı? Elcevap her türlüsü var Tarımsal araştırma enstitüsünden tutun da özelleştirilen Gelemen Çiftliği, Orman Fidanlık, ve tarımla ilgili aklınıza ne geliyorsa hepsini bulacağınız uygulama alanı orada mevcut. Şimdiki nesil eski nesil gibi çalışkan olmadığı ortada, uygulamada tembel davranacaklarını da göz önüne alırsak en azından gider orada hazır uygulama yapanlardan öğrenir. Zaten o okul yetmişli yılların başlarına kadar bu amaçla kullanılıyordu, daha sonra Ondokuzmayıs Üniversitesi kurulmadan önce Erzurum Atatürk Üniversitesine bağlı Ziraat Fakültesi binasına çevrildi, ardından YİBO olarak kullanıldı. Şimdi de boş ve atıl olarak durmakta. Peki, olay bu kadar makul olmasına rağmen bir bardak suda kopartılan fırtına nedir? derseniz öğrenci velileri alıştıkları okulu boşaltmak istiyorlar buna bir yere kadar makul denebilir peki bizim meslektaşların manşetlerden konunun aleyhinde yaptıkları haberler ve yazdıkları yazılar nedir? derseniz onlar tamamen siyasal düşüncelerinin dışa yansımasıdır. Şayet olaya hissi bakılması gerekseydi öncelikli olarak benim bakmam gerekirdi, Büyükşehir Belediyesinin yaptığı plan tadilatına karşı çıkarak eleştirmem gerekirdi ama adamların yaptıkları doğrulara da karşı çıkıp eleştirmek ne vicdanidir ne de insani. Bu nedenle bu okulun bir an önce Gelemen'e taşınması gerektiği kanaatindeyim ancak yapılacak Cami'ye verilecek isim konusunda yukarıda bahsettiğim fikrimin sonuna dek arkasındayım. Sözlerime son verirken herkese tavsiyem olayları değerlendirirken siyasi görüşünüze veya cüzdanınıza göre değil vicdanınıza göre değerlendirirseniz hem topluma hem de kendinize faydanız olur aksi halde kimse sizi ciddiye almaz. Kalın sağlıcakla                                                                             

                 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR