OYUN AYNI,OYUNCULAR AYNI,TEZGAH FARKLI

                   Bu günkü yazıma 1995 yılından başlamak istiyorum. O zamanki adıyla Refah Partisi"nin İl Başkanı Cemal Yılmaz Demir iken, Kemal Vehbi Gül"ün partiye girişine tepki gösterip, karşı duruş sergilemesi sonucu Genel Merkez tarafından görevden alınmış, yerine ise Adem Güney atanmıştı. Adem Güney ilçe teşkilatlarını kurmakta zorlandığı ve bazı ilçe başkanları Cemal Yılmaz Demir"in ekibinden oldukları için ne görev alıyorlar, ne de başkasının almasına izin veriyorlardı. Bu girdaptan kurtulmanın yolunu arayan Adem Güney o zaman hayatta olan merhum İslam Varlı Amca"ya gidip, ondan yardım talep ediyor, İslam Amca “yani evladım Nizamettin kaplan"la görüş o sana yardımcı olur” deyince, Ademciğim Nizamettin Kaplan"la görüşüp, ona ilçe teşkilatlarını kuramadığını, ciddi sıkıntıda olduğunu, bu konuda yardımcı olmasını söyleyince, o da benim adımı verip, bu konuda yardımcı olabileceğimi söylemiş, Ademciğim bana gelip, durumu anlatıp, ilçe teşkilatlarını kurmakta güçlük çektiğini, kimsenin ilçe başkanı olmak istemediğini, olmak isteyenlerin de Cemal Yılmaz Demir"in ekibi tarafından tehdit edilerek vazgeçirildiğini söyleyince, tamam hallederiz merak etme, kuramadığın ilçeleri söyle tamamını kuralım dedim. Yedi ilçede örgütlenemediğini, bunların Bafra; Çarşamba, Ondokuzmayıs, Ayvacık, Tekkeköy, Alaçam ve Merkez İlçe teşkilatları olduğunu, buralarda kimsenin görev almak istemediğini, görev almaya kalkanların ise bir şekilde vazgeçirildiğini söyledi. Bunun üzerine o ilçelerde ne kadar tanıdığım arkadaş varsa, hepsini devreye koyarak teşkilatları kurduk. Merkez İlçe Başkanlığı"na Saadettin Şahin Bey gelsin dedik, olur dedi, ancak yanına çok güvendiği Muhittin Aslan"ı teşkilat Başkanı verdi, bu Muhittin Aslan"ın ne kadar becerikli biri olduğunu yazının ilerleyen kısmında vereceğim. Daha sonra İl Kongresi yapılınca kendisine Nizamettin Kaplan"la birlikte gidip, dedik ki; Bak Adem Bey bizi İl yönetimine hiç koyma, biz sana her türlü desteği veririz, yok illa da koyacağım dersen, yarın bize tepki olur da, bizim onurumuzu zedeleyecek bir davranışta bulunursan, o zaman seninle külahları değişiriz. Kendisi bizi mutlaka yönetime almak istediğini, biz olmazsak işi götüremeyeceğini söyleyip, bizi ikna ederek yönetime aldı. Kongrenin ardından bizi Başkanlık Divanı"na alarak beni Ekonomik ve Sosyal İşlerden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı, Nizamettin Kaplan"ı ise Tanıtımdan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı yaptı.1994 yılında yapılan mahalli seçimlerde Adem Güney Refah Partisi Merkez İlçe Başkanlığı görevini yürüttüğünden, seçimden sonra İlkadım"da kazanan Ahmet Okuyucu Bey ile anlaşamayıp, ters düşmüşler, biz il yönetimine gelince onların arası açık olduğundan, biz de Adem Güney"den yana tavır koyup, Ahmet Okuyucu ile görüşmüyorduk. Adem Güney"in bize verdiği görev şehre gelen parti yöneticilerine Ahmet Okuyucu"yu kötülemek ve onlarla onu görüştürmemekti. O zamanlar Sivas Belediye Başkanı olan Temel Karamollaoğlu Terme Evci ve Kocaman"da yapılan ara seçimler için şehrimize gelmiş, biz onunla Ahmet Okuyucu Bey"i görüştürmemişiz. Yine aynı seçimde gelen Yasin Hatipoğlu, İsmail Coşar, Cevat Ayhan gibi partinin önde gelen milletvekilleri ile Ahmet Okuyucuyu görüştürmemiştik. Ne zaman ki partiyi teftiş etmeye gelen Genel Merkez Öğretmen Müfettişleri Yusuf Ziya Saral ve Hasan Ustaoğlu bize Ahmet okuyucu ile ilgili bilgi verdiler, biz o zaman uykudan uyanıp, madalyonun diğer yüzünü görmeye başladık. Bu arada parlamento erken seçim kararı alınca işler hızlandı, milletvekili listesini, Adem Güney, Nizamettin Kaplan ve Ben yaptık. Seçimden üç milletvekili alarak çıkınca, Ademciğim ve ekibi bizi dışlamaya başladılar. Önce Merkez İlçe Başkanı olan Mimar Saadettin Şahin Bey"in altını oymaya başladılar ve bu işi Muhittin Aslan marifetiyle yaparak, ilçe teşkilatındaki yönetimde bulunan adamlarını istifa ettirip, teşkilatı karar alınamayacak duruma düşürdüler, ardından İlçe Başkanı"nı düşürdüler. Biz olanca gücümüzle mücadele edip, kalması yönünde uğraş vermemize rağmen, başarılı olamadık, çünkü ilçedeki adamlarının sayısı fazlaydı. Bizim ekibi bitirmeye karar veren Adem Güney Saadettin Bey"den sonra beni Başkanlık Divanı"ndan aldı, ardından Nizamettin Kaplan ve diğer arkadaşların görev yerlerini değiştirince, hepimiz yönetimden ayrıldık. Ardından Refahyol hükümeti kurulup Ahmet Demircan Devlet Bakanı olunca, Adem Güney onu yıpratmak için her türlü işleri yapmaya başladı(Bu konuda gerekli detayları daha sonra yazacağım).  O gün Cemal Yılmaz Demir"le düşman olan Adem Güney bugün sarmaş dolaş olup, Bayındırlık Bakanının altını oyma konusunda anlaşmışlar. Buraya kadar anlattıklarımı anlatma nedenim, dünkü Olay Gazetesi"nin manşetten verdiği haberin perde arkasını sizlere anlatabilmekti. Aradan 15 yıl geçmiş olmasına rağmen, parti farklı bir parti olmasına rağmen, olayın kahramanları aynı. O gün Saadettin Şahin Bey"in altını oymakla görevli Muhittin Aslan bu gün Bayındırlık Bakanı Mustafa Demir Bey"in altını oymak için aynı Adem Güney tarafından görevlendirilmiş(Kendisinin Gazi Devlet Hastanesindeki maceralarını da ilerleyen zamanlarda vereceğim). Saffet Ayvaz"a gelince Cemal Yılmaz Demir"in ekibinden olan bu arkadaşın, kendi başına bir şey söylemesi mümkün olmadığı gibi, bu konularda donanım olarak da yeterli  değildir. Onu da yönlendiren Adem Güney"dir. Amaç ise Sayın Bakan"ı yıpratmaktır. Peki bu haberi yapan gazete neden böyle bir haber yapmıştır, gazetenin yapısı, amacı, hedefi  nedir, arkasında kimler var ve amaçları nedir derseniz, onunla ilgili detaylı bilgi vereceğim. Ayrıca anlatılan olayın gerçek yüzünün ne olduğunu da tüm detayları ile anlatacağım ancak, sayfa dolduğundan konuya başka bir yazıda devam etmek zorundayız. Şimdilik Hoşça kalın.