SAHİPSİZ KÖY BULDUĞUNU SANANLAR HAVALARINI ALACAKLAR

Allah"a hamd-u senalar olsun ki beni mahcup eylemedi, nedenine gelince sürekli olarak söylediğim bir söz vardır. Allah"ın verdiği canı ancak o alır, O"nun izni olmaksızın asla kimse kimsenin canını alamaz. Düşünebiliyor musunuz adamlar en az on kişi ve ellerinde, uçlarında jiletli sopa, artı 2 adet silah, artı rambo bıçakları, artı 61 adet mermi, artı gelen adamların tamamı Uzakdoğu sporlarında yetişmiş elemanlar, siz ise yanınızda bir şoför, bir de abone sorumlusu cılız bir adamla yola çıkmışsınız. Tam kapıdan çıkarken iki tarafı duvar olan yolun aşağısı ve yukarısı adamlar tarafından kesilmiş, siz bu kadar büyük bir organizasyondan ölmeden çıkıyorsunuz. İşte bu benim söylediklerimin açıkça ispatıdır.Diyeceksiniz ki, sen çok takva bir insan mısın ki bu kadar rahat konuşuyorsun,elbette çok muttaki bir insan değilim,ancak hayatım boyunca kendime şiar edindiğim şudur;İnanmadığım şeyi konuşmam,inandıklarımı ise bizatihi yaşamak için elimden gelen her şeyi yaparım.Başka bir ifadeyle hayatı ve mematı bizatihi yaşayarak öğrenmeye çalışıyorum.Bir insan hangi mesleği yaparsa yapsın,hangi dine,hangi siyasi partiye inanırsa inansın bunları bizatihi yaşayıp yerine getirmedikçe, bana göre kendilerini bağlı gördükleri bu müesseseleri yeterince temsil etmiyorlar.Yaşadığım bu olayla ilgili yorum yapan bazı gazeteci arkadaşlarımızın söylediklerini yadırgamıyorum,çünkü onların anladığı gazetecilik PAPAĞANLIK"tan ibaret olduğundan,benim tarzım onlara ters gelebilir.Onlar için gazetecilik veya basın mensubu olmak sadece bazı şeyleri suya sabuna değmeden anlatıp geçme sanatıdır ya da işine gelenleri yerden yere vurma sanatıdır.Ancak benim tarzım  hiçbir zaman bu olmamıştır ve olmayacaktır da.Bir arkadaşımızın çok yanlış ve taraflı bir eleştirisi var ki, hiç etik değil.Benim milletin yatak odasına girdiğimi söylemiş,bu arkadaşımıza bir sorum olacak, yazdığım yazılarla ilgili 40 civarında hakaret davam var.Bir tanesinde dahi bu tür bir şikayet yoktur,ayrıca altında imzam olan hiçbir yazımda ailelerin mahremiyetlerine ve eşlerine asla dil uzatmadığım gibi,bunu en büyük saygısızlık kabul ederim.Ve de kendi temsil ettiği SHOW TV kanalının Biri Bizi Gözetliyor yarışmasına benzetmiş tarzımı.Ben böyle bir yarışma ne gördüm ne duydum,ama araştırdığım kadarıyla odalarda kamera olan kızlı ve erkekli kişilerin izlendiği bir ortam imiş.Kendimi çok eksik hissettim açıkçası bu bilgiden mahrum olduğum için!!!Doğru ya ben böyle bir gazeteci nasıl olabilirim.Bunları bilmeyenden gazeteci mi olur.Şimdi bu arkadaşıma sorarım Bu ne perhiz ne Lahana turşusudur?Kendi temsil ettiğin kanalın programını küçümseyip,bir de bana bu benzetmeyle atıfta bulunuyorsun? Sorma kişinin aslını, sohbetinden bellidir diye bir atasözü vardır.Lafa bak hizaya gel. Önce neyi temsil ettiğinizi iyi bilin,karşınızdakini ne ile eleştirdiğinize bakın, ondan sonra o koltuğa oturup, benim gazeteciliğimi sorgulayın!İşin trajikomik tarafı ise, bu arkadaş her gün benim gazetemi alıp okuduğunu da itiraf ediyor.Ah be kardeşim,bu kadar lafı bana sayan adama dahi her gün gazetemi alıp okutturuyorsam ben,gazetecilik anlayışını oturup yeniden sorgulamanı tavsiye ederim.Sana ben daha ne diyeyim.Hem gazeteciliğimi sorgula ,o kadar lafı söyle ,hem her gün aşkla şevkle gazetedeki köşemi oku. Bizim Hastanedeki Doktor Sokratesle bir akrabalığın var mı diye de düşünceler oluşturmadın değil kafamda Ama tebrik ederim seni bu medeni cesaretinden dolayı.Ki sen gibi böyle niceleri var ama hiç Tv"lerde böyle açıklamalarda bulunmadılar.Beni onore etmişsin ya zahmet oldu sana ölsem gam yemem!!!.Hele hele bu arkadaş demez mi ki: Adnan Bahadır,Büyükşehir Belediyesinde iken neredeydi,şimdi mi gördü yanlışlıklarını bu Belediye"nin? diye.Ben sana soruyorum o zaman, iyi oku,gözlerini açta.”Sen şimdiye kadar nereyedin Sayın büyük Gazeteci???Benim hapise düşmemi mi bekledin, Tv"lere çıkıp pürcesaret bu konuşmaları yapabilmek için. Bu sözüm sadece sana değil,orada konuşabilen diğer arkadaşlarıma da gelsin!Ben bangır bangır Tv"lerde Program yaparken,neredeydiniz?Sizin gazetecilik anlayışınız bumu?,Normalde sus pus oturup,içten kin beslediğiniz,lal ettiğiniz diliniz,ben hapse girdiğimde mi açılıverdi???Bu yapılan sadece ve sadece beni yıpratmak isteyen çevrelerin bir taktiğidir.Hapiste olmanın dünyadan habersiz yaşamak olmadığını bu arkadaşlarımın bilmesini isterim.Şehirde ve ülkede olup biten her şeyi yakından takip ettiğimi,hatta diğer gazeteci arkadaşlarımdan eksik olan magazin yönümü de geliştireyim ki gazeteci olabilmenin erdemine ulaşayım,öyle değil mi Sevgili Okurlar… Körler memleketinde şaşıların padişah olacağını sananlar havalarını alacaklarını da unutmasınlar.