SORUMLULAR HESABINI VERMELİ
Gazeteyi ilk kurduğum günden bu güne kadar üzerine basarak söylediğim bir şey var. Yanlışı yapan kim olursa olsun arkasında durmam dediğimi beni okuyan herkes bilir. Hamdolsun on yıllık gazetecilik hayatımda bu ilkeden hiç ayrılmadım. Yanlışı yapan kim olursa olsun asla ve kat’a yanında olmadım. Yazdıklarımın bedeli çok ağır oldu, çok sıkıntılar çektik ama en ufak bir pişmanlığım yok. Ben yaptığımı inancım, karakterim ve doğruların yanında olmak adına yaptım. Bu şehirde bana düşman olanlara bir bakın tamamı ya kullanamadıkları için bana düşman olmuşlardır ya da yaptıkları yanlışları yazdığım için bana düşman olmuşlardır. Benim olduğum yerde alavere dalavere olmaz. Birilerine yaranma çabaları olmaz, sadece doğru olan her şeyin yanında oluruz, yanlış olan her şeyin de karşısında oluruz.
Bu ülke bir seçim dönemi geçirdi, şehir olarak biz de bu dönemi yoğun geçirdik ama seçimden sonraki ilk günlerde yazdığım yazılarda özellikle basına verilen yüklü paralarla ilgili ortaya koyduğum tepkiyi herkes biliyor. Belediyeler öyle hoyratça harcamalar yapmışlar ki aklınız durur. Sadece bir Belediye 2019 yılının ilk üç ayında basın yayın ve halkla ilişkilere tamı tamına 4 milyon lira para harcamış. Bu parayı harcayan belediye maalesef AK Partili ve benim de sevdiğim, değer verdiğim bir belediye başkanının yönettiği belediye olması beni derinden üzdü. Basına verilen bu para belediyeye bağlı imar inşaat şirketi üzerinden verilmiş, resmiyette belediye tarafından değil bağlı şirket üzerinden ödemeler yapılmış. Allah aşkına sorarım sizlere, basına 4 milyon lira parayı veren bir belediye başkanı kim olursa olsun bunun hesabını rûz-i mahşerde nasıl verecek?
Sırf seçimleri alayım diye bir insanın milletten toplanan paraları böyle heba etmesi ne insanlığa sığar, ne inancımızda yeri vardır. Ne de vicdanımızın kabul edeceği bir durumdur. Biz o belediyeden beş yılda toplam 50-60 lira alamazken sadece son üç aylık süreçte basına 4 milyon lira gibi dudak uçuklatacak bir paranın verilmesinin izahı nasıl yapılacak merak ediyorum. Bu belge basına verildi ama hiç kimse bunu haber yapma gereği dahi duymadı. Neden duymadı, yapamazlar çünkü parayı onlar aldı da ondan yapamadılar. Bakın biz kendi partilimiz olduğu hâlde bunu buradan haykırmaktan geri kalmıyoruz. Oysaki tüm basın bunun üzerine gidip ‘bu paraları kimler almış, açıklayın da bilelim’ deseler ya erkek diyeceğim onlara. Öyle fütursuzca paralar almışlar ki aklınız şaşar. Tamamını zamanı gelince yayınlayacağım ama ramazan münasebetiyle şimdilik yayınlamıyorum. Havada bulup karada yiyen haramzadeleri bu toplum tanımalı. Kimin helalinden para kazandığını, kimin de haramzade olduğunu bilmeli diye düşünüyorum.
Bir başka belediyede dikkatimi çeken konu da özel kalem giderleri 6 milyon lira. Bu para yaklaşık on aylık bir zaman dilimi içerisinde harcanmış. Meclis toplantılarına arkadaşlarımız gidip meclis kararlarını bize getiriyorlar. O kararları görünce aklım yerinden gidiyor neredeyse. Bir belediye başkanının özel kalem harcaması 6 milyon lira nasıl olabilir anlamış değilim. Özel kalemin harcama kalemleri de bellidir: yemek, içme, tanıtım, vs. dışında özel kalemin gideri olmaz. Demekki bu kadar para yeme, içme ve basına gitmiş. Sorsan da bu başkanlar dürüst ve ilkeli, kendilerini halka adamış adamlar olarak tanıtıyorlar. Millet de bunu yiyor öyle mi? Yeseydi seçilirlerdi, demekki yememiş ki seçilemediler. Ancak bedeli millet ödüyor ona üzülüyorum. Keşke bu paraları kendilerinin ödemesini sağlayacak bir yasa olsaydı da yaptıkları yanlarında kâr kalmasaydı.
Mustafa Tüfek beyi belediye başkanları sevmezdi. Nedeni, adam bu doğruları belgeleriyle ortaya koyduğu için belediye başkanları adamı yanlarına yanaştırmak istemezlerdi. Oysaki Mustafa ağabey hakkına razı, doğru olan her şeyin yanında, yanlış olanın da karşısında bir adamdır. Geçmişte de bunu yazmıştım, sosyal medyada paylaştıklarına bir bakın. Adamcağız kamu malları heba olmasın diye adeta kendini parçalıyordu ama dinleyen kim ki?
Allah’a ve ahiret gününe iman etmiş olan herkes şunu iyi bilmeli: Allah kimsenin hakkını kimsenin yanında koymuyor. Geçmişte Demirel’in zenginleri vardı, Özal’ın zenginleri vardı, Mesut Yılmaz’ın zenginleri vardı hani neredeler? Beytülmalı talan eden kim olursa olsun Allah bin kere belasını versin diyerek sözlerime son veriyorum. Allah’a emanet olunuz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.