TAPU KADASTRO'DA RÜŞVET ALINSA DAHA İYİYDİ

Başbakan kendisini parçalasa da bürokratlar bildiklerini okumaktan vazgeçmiyorlar, hizmeti vatandaşın evine getirebilmek için her türlü uğraşı veren hükümet o kadar güzel icraatlara imza attı ki anlatmakla bitmez. Sakatlara ödenen maaşlardan tutun da evde yaşlılara hizmet, engellilere, kimsesizlere, fakir fukaraya yapılan yardımlar gerçekten takdire şayan icraatlardır. Hükümet bu icraatları yapmakla sadece insanlardan oy almakla kalmadı, dualarını da aldı.

Cenabı Hak iyilik yapanların karşılığını hem bu dünyada, hem de ahirette mükafatını veriyor. Ancak iktidar ne kadar uğraş verirse versin bazı bürokratlar insanlara zulmetmekten keyif aldıklarından insanları yokuşa sürmeden yapamıyorlar. 1973 yılından itibaren babam, 1984 yılından itibaren de ben İnşaat Müteahhitliği yaptığımızdan inşaatla ilgili ne kadar kamu kurumu varsa hepsini çok iyi tanıdığımız gibi çalışan kamu personelini de biraz tanırız. Eskiden Büyükşehir Belediyesi olmadığı dönemlerde Samsun belediyesinin yapı işleri, yapı denetim ve imar işleri dairelerinde çalışanlarla mesai arkadaşı gibiydik, daha sonra alt belediyeler kurulduğunda personel oralara dağılınca oradaki personelle de bir hayli çalıştık.

İnşaat Müteahhitlerinin en çok uğradıkları resmi kurumlardan birisi belediyeler, bir diğeri ise tapu tescil müdürlükleridir. İnşaata henüz başlamadan yapılacak tevhit, terkin, birleştirme işlerinden başlamak kaydı ile daire satışlarından, ipoteklere varıncaya dek sürekli olarak inşaatın bitimine kadar Tapu Tescil Müdürlükleri ile işleri olur. Eskiden bir muameleciye üç, beş kuruş para verip, işler onun marifeti ile yürürdü, tapu dairesindeki memurların iş yükü fazla olduğundan müteahhitlerin işini öne almaları için muameleciler onlara üç, beş kuruş harçlık verir, bazen gece dahi onları çalıştırırdı. Hatta belediyeler işlerini yaptırabilmek için bu memurlara özel paralar ödemeseler işlerini yaptırma imkanı olmaz. Biz bu paraları encümenden farklı formüller bularak öderdik.

AK Parti iktidarında her resmi kurumda yapıldığı gibi tapu kadastro müdürlüklerinde de bir takım yenilikler yapıldı, hatta rüşvet operasyonları yapıldı, hiç hak etmediği halde sadece bir telefon görüşmesinde tapu müdürüne balık ısmarlama sözü verdiği için arkadaşlarımız üç, beş ay hapis yattı. Buna adalet denmez, bir yandan birileri deveyi hamuduyla götürürken elli, yüz liralık bahşişler için insanları hapse tıkamak zulüm değil de nedir? Ben rüşvetin azına da çoğuna da şiddetle karşıyım ancak insanları mesai dışında çalıştırıp onlara ücret ödemek rüşvet değil, emeğinin hakkıdır. Her ne ise asıl konumuz bu değildi zaten ancak daha sağlıklı anlaşılabilmesi bakımından bu detayı vermek zorundaydım.

Memlekette bir dayım var, çoluğu, çocuğu yok, işlerini bizler görmeye çalışırız. Dayımın şehrimizde daha önceki yıllarda almış olduğu bir dairesi var, dairenin tapusu ½ yani hisseli, daire binanın son katında ve bitişik komşu bu çatıya yaptığı ek odalar nedeniyle çatıyı kapatmış ancak dayımın dairesinin üzeri akmakta ve tamirini yapmak için çatıya çıkılması gerekmekte ancak adam çelik kapı yapıp kapamış. Sizin anlayacağınız her yağmurda dayımın dairesi su gölüne dönüyor. Binanın belediyede olan projesi ile tapudaki projesi farklı olduğundan tapudaki proje üzerinden işlem yapabilmek için Babam İlkadım tapu müdürlüğüne giderek projeyi talep etti. Müdür efendi babamdan önce işi için gelen bayanı kovmuş, ardından babam elindeki vekaletnameyi gösterip proje talebinde bulunmuş. Beyefendi vekaletnameye bakma gereği duymadan babam vekaletle olmaz, binada oturanlardan birisinin gelmesi gerekli deyip, babamın talebini reddetti. Babam yanıma gelince durumu bana anlatınca aradım tapu müdürünü kendisine neden projeyi vermediğini sorunca bana babamın elindeki vekaletin sadece tek bir bağımsız bölüme ait olduğunu ve daha önce kullanıldığından tekrar kullanılmasının mümkün olmadığını söyleyince ben dersimi çalışarak aramadığımdan inandım ve telefonu kapattım. Daha sonra aldım elime vekaletnameyi satırı, satırına, virgülüne varıncaya dek okudum. Vekaletnamede dayım Samsun ili hudutlarında ne kadar gayrimenkulü varsa tamamını satmaya, tapu dairelerinde ve tüm resmi dairelerde kendisini temsil etmeye, hatta o kadar enteresan bir madde koymuş ki aklım durdu, madde diyor ki adıma kayıtlı taşınmazlarla ilgili haklarımı korumaya da yetki veriyorum. Sizin anlayacağınız vekaletnamede olmayan tek şey dayımın kendisini satma yetkisi, onun dışında her şey var. Müdür efendi lütfedip okumadığından yok diyor ve kesip atıyor. Bu müdürü ve onun üzerindeki bölge müdürünü buraya getiren arkadaşlar yaptıkları güzel icraattan ne kadar övünseler azdır!.... Keşke eski düzen olsaydı da üç beş kuruş verip vatandaşın işi görülseydi, hiç olmazsa vatandaşın parası rezil olurdu, peki şimdi kendisinin rezil olması daha mı iyi oldu, yazık, hem de çok yazık bu tür bürokratlar hükümetin onca uğraşını boşa çıkardıklarını unutmasınlar. Kalın sağlıcakla