UTANMADAN DA YAZIYORLAR

Köşe yazılarıma eleştiride bulunan bazı okurlarım yazım hatalarından bahsetmekte, son yazımda yanlışlıkla Bursa’yı da CHP’ye vermişim. Onu düzeltme gereği duyuyorum, düzelten arkadaşlar da atlamışlar. Bir de giriş kısmında yazıya girmeden verdiğim detayları eleştiren bazı okurlarımız olmuş. Arkadaşlar o tavsiyelerini kendilerine saklasınlar, lazım olur onlara. Bunun dışında dikkatimi çeken bir husus da yazılarda genel olarak anlattığım konularla kişiler hakkında açık isim vermemi isteyen okurlarım oluyor. Demekki bu arkadaşlar köşe yazısını farklı algılıyorlar. Köşe yazısı insanları düşünceye sevk edecek gerçekleri yazmaktır. Yoksa milletin rahatlaması için yazılan yazılar değiller. Rahatlamak isteyen arkadaşlar başka yere gidecekler. Bizim işimiz muhatabımız kim olursa olsun doğruları yazmaktır ama bunları yazarken isim isim de yazacak halimiz yok herhalde. Gerektiğinde belge olunca isim de veririz sorun değil. Ancak elimizde belge olursa veririz yoksa veremeyiz. Belge deyince yazı başlığı aklıma geldi. Belediyelerden basın yayınla ilgili geçmiş dönemlerde yapılan harcamaların listesini istedim, büyük bir kısmı da geldi. Dün köşe yazarlarını okurken bir tanesi belediye başkanlarının personel maaşlarını tam ödeyemediğinden dem vurarak önümüzdeki beş yıllık süreçte kaygılarını dile getirdi.

 

Yazıyı okuyunca elimdeki belgelere bir bakayım bu arkadaşın gazetesi ne almış diye merak ettim. Arkadaş sadece son üç aylık süreçte İlkadım Belediyesi’nden günaşırı para almış. Aldığı paralar bin küsur lira ile altı bin lira arasında miktarlar, çok değil ancak topladığınızda epey bir miktar ediyor. Daha önce de yazmıştım İlkadım Belediyesi son üç ayda basına tamı tamına dört milyon lira para vermiş. Hele bir Manolya Reklam var ki adamlar adeta belediyeye ortak gibi çalışmışlar. Peki, İlkadım öyle de diğerleri farklı mı? Atakum Belediyesi ondan çok daha berbat durumda. Periyodik yayın alımları altında öyle harcamalar yapılmış ki aklınız şaşar. Bu periyodik yayın da nedir anlamış değilim. Periyodik yayından kasıt şu internet TV’lerinde yapılan yayınlarsa onlara öyle bir para ödemek akıl kârı değil, ödenen paralar toplamı milyonları buluyor. Ayrıca temsil, ağırlama ve tanıtma giderleri altında ödenen meblağlar dudak uçuklatacak nitelikte. Bu rakam on milyon liranın üzerinde bir rakam. Belgesi de elimde.

 

Gelelim belediye başkanları maaşları ödeyemedi veya eksik ödedi diye haber yapan ve köşe yazan arkadaşın çok sevdiği Canik Belediyesi’ne. Canik Belediyesi’nin sadece bastırdığı kitaplar nedeniyle piyasaya olan borcu milyonlarca lira. Seçimden önce Canik Kültür Merkezi’nin bodrumundan kamyonlarla kitap taşındı. Bu kitaplar çöpe mi atıldı yoksa başka bir yerde depo mu yapıldı? Bilmiyorum ancak bir düğün sonrası namaz kılmak için indiğimiz mescidin yan tarafında o kitapları ben de görüp resimlerini çekmiştim. Bunca israfa, bunca yanlış harcamaya, bunca perişanlığa sesini çıkarmayanlar şimdi kalkıp yok efendim ‘yeni başkanlar personel maaşlarını ödeyemedi’ demek ya gerçeği görmezlikten gelmektir veya başka beklentileri olup o beklentilere karşılık arama çabalarıdır. Başka izahı varsa siz söyleyin. İnsan bu tür yazıları yazarken biraz düşünmeli: ‘‘acaba benim gazetem bu belediyelerden ne kadar para aldı?  Bu belediyelerin bu hale gelmesinde benim de ne kadar katkım oldu, Allah bunun hesabını bana da soracak mı?’’ diye.

 

Ben kimsenin avukatı falan da değilim ama elimdeki belgelere bakınca geçmiş başkanların öyle büyük yanlışlarını görüyorum ki inanın aklım havsalam şaşıyor. Arkadaş bu paraları temsil ve tanıtım giderlerine, yeme, içme ikram hizmetlerine veren insanlar gün gelip bunun mutlaka karşılarına çıkacağını bilmiyorlar mıydı? Paraları harcarken öyle enteresan yöntemler kullanmışlar ki aklınız şaşar. Şirket yönetimlerinde akrabaları, köylüleri, ahbapları var ama şirketlerin çeklerini memurlara imzalatmışlar ki yarın sorun çıkınca zavallı memurlar yansın, diğer adamlarına sıkıntı gelmesin.

 

Bol keseden atıp tutan arkadaşlar, başkanlarla ilgili bu gerçekleri bilmiyorlar mıydı diye soruyorlar. Bu gerçekleri bu şehirde yaşayan herkes biliyor da başta kendileri olmak üzere yazıp çizmek bizden başka kimsenin işine gelmiyor. Eski başkanlar görevde kalsalardı durum farklı mı olacaktı? Asla farklı olmayacağını bilmelerine rağmen öyle bol keseden atanlara buradan soruyorum. Sizin yazıp çizdiğiniz gazete o belediyelerden ne aldı? Şimdi durumunuz nedir? Önümüzdeki süreçte planınız belediyelerin dışında gelir elde etmek mi? Yoksa eski tas eski hamam yola devam etmek mi?  İnsan bir şeyi yazıp çizerken azıcık düşünür. ‘Acaba ben bu konuda ne yaptım’ deyip ondan sonra yazar öyle değil mi? Sözlerime son vermeden Büyükşehir belediyesinde yeni görevlendirmelerin olduğunu da belirtmek isterim. Hesap işleri, makina ikmal ve personel daire başkanlarının değiştiğini öğrendim. Hayırlı olsun diyerek sözlerime son veriyorum, kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
11 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR