ÜZÜNTÜMDEN ŞEHRİ TERK ETTİM
Bugünkü köşe yazım Tarihi Amisos kentinde yaşamış olan Patasana Boynuzlu Yazman ve Necaset Çuvalı idi. Ancak dün bir arkadaşım arayıp yaptığımız haberlerden sonra Adem Güney’in SASA kafeyi satamadığını, alan arkadaşların yazdığımız gerçekleri bilmediklerini, Adem Güney’in bu gerçekleri kendilerine söylemediği için vaz geçtiklerini söyleyince üzüntümden şehri terk ettim. Ademciğim ne güzel iki milyon iki yüz elli bin lira para alacaktı, o güzelim paradan oldu. Ama bunun suçlusu da kendisi. İnsan bir malı satarken hatalarını, eksiklerini, kaçak kısımlarını da söylemez ise sonuç böyle olur. Almak isteyen arkadaşlardan birisi ailece görüştüğümüz çok kıymetli bir arkadaş. Adamın malında bir lira haram para olmadığı gibi parayı havada bulup karada harcayan bir arkadaş da değil. Bizim haberlerden sonra arkadaş beni aradı, haberlerin doğru olup olmadığını sordu ben de kendisine tüm belgeleri yolladım. Daha sonra başka bir arkadaşımdan alışverişin gerçekleşmediğini öğrendim. İşin enteresan noktası ne biliyor musunuz, Adem Güney bu arkadaşlara ne binanın yüz metrekaresinin kaçak olduğunu, ne de sigara içildiği için on günlük kapatması olduğu u söylemiş. Eski Vali İbrahim Şahin tayin olduktan sonra müşterisi de bir hayli azalmış. Zira birçok kişi İbrahim Şahin oraya gittiği için gidiyorlardı. Bazı yargı mensupları, o binanın bi r kısmının kaçak olduğunu bilmelerine rağmen oraya gitmeleri de çok ama çok enteresan bir durum.
Bu konuyu çok fazla detaylandırıp sizlerin vaktini almak istemiyorum, zaten matlup hasıl oldu. Gerek satın alacak arkadaşlar gerekse toplum her şeyin doğrusunu öğrendi, gerçekler gün yüzüne çıktı. Bu saatten sonra yapılacak şey o binanın kaçak kısımlarını yıkıp, iki binayı birbirinden ayırıp yasal hale getirmektir, bu görev de Büyükşehir Belediyesinindir. Garip gurebanın, fakir fukaranın yıllar önce yaptıkları binaları başlarına yıkanlar bu binaları yasal hale getirmez iseler gün gelir bedelini ağır öderler. Büyükşehir Belediyesi deyince, dün enteresan bir bilgi geldi. Bilgiyi net olarak henüz doğrulamış değilim ancak birkaç farklı kaynaktan aynı bilgi gelince siz değerli okurlarımla paylaşmak istedim. Daha önce yazdığım köşe yazısılarında Vezir Hazretleri’nin kriz dönemlerini çok iyi yönettiğini, o nedenle de alınacak belediye başkanları arasında olmayacağını yazmıştım, hâlâ daha bu düşüncedeyim. Zira bu adam o kadar enteresan bir adamdır ki karşısındaki insanları ikna etmek için hiç inanmadığı bir konuda dahi inandıklarının tam tersine hareket edip karşısındakini ikna etmekte onun üzerine yoktur.
AK Parti ilk kurulduğunda bırakın partiye destek vermeyi, elinden gelse kurulmaması için her şeyi yapacak durumdayken, daha sonra hepimizden daha çok AK Partili olduğunu bilmeyen yok. AK Parti’nin dünya görüşüyle uzaktan yakından ilgisi olmadığı halde, Masonik bir kafa yapısına sahip olmasına rağmen ruhunun hâlâ daha sosyal demokrat olduğundan en ufak şüphe duymamama rağmen daha bir ay önce Ankara’da AK Parti Genel Merkezi’nde Reis’in elinden ödül alması bu dediklerimin delilidir. Çok enteresandır, O’nunla ilgili geçmişte FETÖ’ye yaptığı desteklerden tutun da onların Kenya’daki imamlarına olan bağlılığını rapor haline getiren resmi kurumların raporları bilinmesine rağmen, daha da ileri giderek yanında bulunan FETÖcü iş adamlarından yardımcılarına kadar yer şey belgeleriyle ortada olmasına rağmen adamla ilgili hiç bir işlemin yapılmaması düşüncelerimdeki haklılığın delilidir.
Ancak dün aldığım bilgiler biraz ümit verici. Geçtiğimiz hafta Ankara’da yapılan Belediyeler Birliği seçimlerine çağrılan Vezir Hazretleri’ne Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erol Kaya’nın istifa etmesi yönünde telkinde bulunduğu, Vezir Hazretleri’nin ise rest çektiği, hatta Erol Kaya’ya “Ben sizden önce de belediye başkanıydım, sizden sonra da belediye başkanı olmaya devam edeceğim” dediği söylenmekte. İnşallah bu söylenenler doğrudur, zira Reis bu söylenenleri duyarsa ne yapar bunu ben değil kundaktaki çocuk dahil herkes bilir. Vezir Hazretleri’nin 2019 yılına dek kalmasından yanayım. Neden derseniz, şimdi ayrılırsa yerine alttan bir belediye başkanı gelecem ama 2019’a kadar devam ederce Ademciğim aday olup o koltuğa oturacak, adamcağız tüm hesaplarını ona göre yaptı… Hatta giden vali de Samsun’dan vekil olacaktı. Ama üzülmesinler, ben her halü karda arkalarındayım, ne yapar, yaparım onları bir koltuk bulur oturturum.
Bir de dün akşam İl Yönetimi’nin ilçe başkanlarına ve il yönetimine verdiği bir yemek var, bu yemeğin hikmeti hüdası nedir derseniz, izin verin onu da başka bir yazıda değerlendirelim; zira bugünlük iki mevzu yeter. Bu kadar üzücü haberden sonra şehri terk etmem sizce doğru bir davranış değil mi? Kalın sağlıcakla.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.