Allahü teâlâ hesabını sadece erteler, kimsenin ahını kimsenin yanında bırakmaz, ama biz insanlar sabırsız olduğumuzdan anında hesabın görülmesini isteriz. Tarihe baktığımızda nice zalimlerin sonlarının nasıl helak olduğunu gördükçe Rabbimize hamd ediyoruz. Adem Aleyhisselamdan başlayıp günümüze kadar gelen zalimlerin hiç birinin sonu iyi olmadığı açıkça ortadadır. Nemrut İbrahim Aleyhisselamı Ateşe attı da ne oldu Allahü Teâlâ “Ya Naru kunu berden ve selamen ala ibrahime” yani ey Ateş İbrahimi yakma emri sonucunda yakamamıştır. Günümüze gelip biraz daha yakın tarihten örnekler verecek olursak Rus Çarı devrilip Lenin kanlı komünist ihtilalini yaptıktan sonra yıllarca Komünist partisinin Genel Sekreterliğini yaptıktan sonra Leninin ölümüyle iktidar olan Stalin yıllarca yaptığı zulümleri sadece müslüman halka değil kendi halkına dahi yapmıştı. Adam o kadar zalimane bir hal almıştı ki yanına korkudan kimseler gidemiyordu, ülkede yaşayan insanları biri birilerinin muhbiri yapmış, azıcık şüphelendiği insanları anında öldürtüp etrafına korku salan zalim bir lider halini almıştı. Stalinin ölümü çok ama çok enteresan olmuştur, adam odasında oturduğu yerde idrarını altına yaptığı halde yere düşüp bayılınca odaya giren korumaları “ yoldaş dinleniyor dokunmayın” diyerek idrarının üzerine düşerek orada can vermiştir. Biraz daha beriye gelecek olursak yıllarca Romanyayı Krallıkla yöneten Çavuşesku ve eşi nasıl idam edildiler bu toplum gördü, adamların cesetleri Karadeniz’e atıldı., mezarları bile yok. Bir rivayete göre cesetleri Çarşambadan kıyıya vurmuş, görevliler de alıp gizli bir yere gömmüşler.

    Bu detayı verme nedenim zalimane yönetim yapan hiç ama hiç kimsenin ölümü hoş olmamıştır, şehrimizi 19 yıl boyunca görünüşte demokratik yönettiğini söyleyen ama tam bir despot gibi 19 yıl insanlara yapmadığı zulmü bırakmayan Vezir Hazretleri nihayet Rezil olup çıktı işin içinden. Nasıl rezil olsu derseniz izin verin anlatayım, adam 5 yıl Karayollarında Bölge Müdürlüğü yaptı, altında makam arabası, özel şöförleri, sekreteri, personeli, ardından 19 yıl Belediye Başkanlığı yaptı altında sayısız makam arabası, özel şöförleri, korumaları, personelleri. Adam adeta imparator gibi yaşadı, kafasına göre kimi isterse işe aldı, kime isterse iş verip abad etti, kime isterse makam verdi, kime isterse de vermedi. Adam konuşurken dersiniz ki bu adam Dünyanın en iyi, en dürüst, en adaletli adamı ama yaptıkları işlere baktığınızda tam bir zulüm makinesi.

    Adamın ruhu asla iman etmemiş, Rotaryanlardan, masonlardan, soroptimistlerden vee orosptimistlerden ayrılamayan kaç yüzü olduğu belli olmayan bir insan. Müslümanları görür onlardan olur, milliyetçileri görür onlardan olur, sosyal demokratları görür ben aslında sizdenim ama bu keçi sakallılar iktidarda az idare edin deyip onları geçiştirir, FETÖ’cüler Kral oldukları dönemde onlardan asla ayrılmayan, kaçak olan o şerefsiz imamlarından hiç ayrılmayan bir adam. Adamın asla vaz geçemediği tek grup masonlar, bunu Tayyip Erdoğan da çok iyi bilmesine rağmen bu güne kadar onu idare etti ama şimdi onu sap gibi ortada bıraktı. Bakanlar kurulu açıklandığında adam biz böyle konuşmamıştık, bilseydim istifa etmezdim demiş, adam Bakan olamayınca en azından bir komisyon Başkanlığı alıp Makam arabam olur diye ümit etmişti ama malesef oda olmadı. Konyanın eski Başkanı Çevre ve Şehircilik komisyonu başkanı oldu, bizimki sadece üye olabildi, adamcağız yemin merasiminde tek başına kalmış Allah kulu yokmuş yanında sizin anlayacağınız bizim Vezir artık olmuş Rezil.

   Kayınçomla konuşmuyom ama buradan ona sesleniyom, mercedesiyle şöförünü Rezil Hazretlerine, pardon Vezir Hazretlerine yollasın da adam perişan olmaktan kurtulsun. İşin garibi adamın yalamalarından da kimse sahip çıkmamış ona, ne benim hemşehrim Fino köpeği, ne buzdolapçı, ne kaportacı, ne Fahrettin Ulusoy, ne de kablocu seçim boyunca yanında olmadıkları gibi yemin töreninde dahi yanında yoklardı, adam garipler gibi yemin etmiş, bari kayınçom sahip çıksaydı.

  Kanaatimce Rezil Hazretlerinin bu saatten sonra yapması gereken bir iş kaldı, Devlet ona bir sekreterle bir Danışman veriyor, Danışman olarak yanına uşak olarak dolaştırdığı bir adamı var, bu adam bu konularda o kadar becerikli ki anlatamam, bir dönem Mehmet Çakarın yalamalığını yaptı, bir dönem Mustafa Çakır’ın Yalamalığını yaptı, daha sonra da Rezil Hazretlerini sabah yürüyüşleri için evinden alıp yürüyüşe getirdi, ordan evine bıraktı, mükafat olarak da Daire Başkanlığı yanında spor kulübünün de başına geçti. Zihni Şahin bu tür yalamalıkları seven bir siyasetçi olmadığından ona pirim vermez, o yüzden Rezil Hazretleri onu şimdi Danışman olarak yanına alsın, o onun danışmanlığını da yapan, şoförlüğünü de yapar, teşrifatçılığını da yapar. Böylece bizim Rezil pardon Vezir Hazretleri de rezaletten biraz kurtulmuş olur. Amacım kimseyi üzmek değil sadece Rezil pardon Vezir hazretlerine yardımcı olmak nede olsa adamla dört yıl etle kemik gibi beraber çalıştık, sonunda da kol saatimizi alıp ayrıldık ama Allah öyle bir Allah ki adama öyle bir kol saati verir ki aklı şaşar. Adam Zihni Başkana yerine gelmesi için destek verdi ki yine Belediyeyi kafasına göre yönetecekti ama Zihni Başkan adam çıkıp restini çekince bizimki perişan oldu, tüm hayalleri suya düştü. Ben onun bundan sonraki hayatının nasıl olacağını az, çok tahmin ediyom, Allah daha beter etsin diyerek sözlerime son veriyorum. Kalın sağlıcakla