Seçimden çıkalı üç ay olmadan yerel seçimlerle ilgili çalışmalar da başlamış durumda. Genel seçimlerde istediği sonucu alamayan partilerin yerel seçimlerde tek başına seçime girip kendilerini göstermek gibi bir niyetleri var. Ancak bana göre bu doğru bir tercih olmaz. Neden olmaz derseniz; Millet İttifakının aldığı oy oranı ortada, CHP’nin tek başına yüzde yirmi dört seviyesinde olan oyu ittifakla beraber yüzde yirmi beş olmuş ise ortada ciddi bir sorun olduğu belli. İYİ Parti beklediği oy oranını yakalayamadı, seçimden önce yüzde on dörtlere varan anket sonuçları Meral Hanım’ın masayı terk edip tekrar dönmesinin ardından yüzde onlara düştü. Bu düşüş toparlanabilir mi derseniz zor görünüyor. Saadet Partisi ile Gelecek Partisi’nin yapmış oldukları ittifak sonucunda TBMM’de daha çok söz hakları olma şansını yakalamaları muhalefet olarak güzel bir çalışma oldu Ancak bu seçimlerde sandığa ne kadar yansır bilemiyoruz. Deva Partisi ise tek başına muhalefet yapmaya çalışıyor, Ali Babacan ısrarla kendi partisinin liderliğinde ittifak istediğinden Saadet ve Gelecek partileriyle beraber ittifak olmadı. Bana göre yanlış yaptı, seçimde tek başına aday çıkarırsalar yanlış yaparlar.

Cumhur İttifakı yerel seçimlerde de beraber listeler çıkaracak. 2019 yerel seçimleri gibi meclis üyeliklerinde ve belediye başkanlıklarında birlikte hareket edecekler gibi duruyor. Bunun en bariz örneği olarak son vali atamalarında MHP’nin verdiği kırkın üzerinde ismin atamasının yapılması gösterilmekte. Cumhur İttifakının dağılmadığı bir ortamda Millet İttifakının dağılarak seçimlere girmesi demek Büyükşehirler dâhil pek çok belediye başkanlığını kaybetmeleri demektir. Seçmen tabanının gazını almak adına bazı çıkışlar yapılsa da seçimde Millet İttifakının yine devam edeceği kanaatindeyim. Ankara, İstanbul gibi büyük illerin belediye imkânlarını kimse kaybetmek istemez. Örneğin geçtiğimiz seçimde Samsun’da Millet İttifakı tek listeyle seçime gitmiş olsaydı seçimi alma şansını yakalayabilirdi. Erhan Usta’nın bağımsız olarak seçime girmiş olması AK Parti’nin seçimi çok rahat bir biçimde almasına neden olmuştur.

Önümüzdeki seçimlerde Samsun’da Millet İttifakı tek aday gösterirse yine şansı yok değil ama koyacağı aday çok önemli. Mesela Hayati Tekin gibi sevilen bir ismi koyarsa şansı olur, yoksa işi zor. Alt belediyelerde ne olur derseniz; İlkadım ve Atakum en önemli belediyeler, diğerleri de önemli ama Atakum ile İlkadım’ın nüfus toplamı merkez nüfusunun yüzde seksenine hitap etmekte. İlkadım’da AK Parti kimi koyar bilemiyorum, ortaya ciddi adaylar henüz çıkmış değil. Necattin Demirtaş tekrar aday olur mu bilemiyorum ama İYİ Parti’nin yerel yöneticileriyle anlaşamadığını biliyorum. Ancak bunun yanında Meral Hanım’la iyi diyaloglarının olduğunu, isterse tekrar aday olabileceği kanaatindeyim. Belediyecilik çok zor iştir, gelen taleplere yetişmek mümkün değildir. Partilisinden seçmenine, meclis üyesinden yakın akrabalara dek herkesin talebi olur, on tanesinden dokuzunu yaparsınız ama birini yapamaz iseniz sizden kötüsü yoktur.

Atakum’da durum nedir derseniz; Cemil Deveci de aynı şekilde gelen taleplerin tamamını karşılayamadığından hem ittifak ortakları hem de partisine mensup bazı isimler ile ciddi sıkıntılar yaşamakta. Seçimde tekrar aday gösterilir mi derseniz; kanaatimce genel merkezle ilişkileri iyi olduğu için tekrar aday yapılır ama seçimi alabilir mi derseniz bu Ak Parti’nin veya Cumhur İttifakının koyacağı adaya bağlı. Cumhur İttifakının adayları kimler derseniz; ortada dolaşan isimler olsa da henüz ciddi adaylar yok, biraz daha zaman geçsin ciddi ciddi adaylar ortaya çıkmaya başlar.
Büyükşehir Belediyesiyle ilgili yapılan anketler de AK Parti Genel Merkezi’nin değil bazı aday adaylarının ve belediye başkanlarının yapmış oldukları anketlerdir. AK Parti yaptığı anketi çok profesyonelce yapar, öyle ulu orta herkesin ağzında olan anketler ne inandırıcıdır ne de genel merkezlerindir. Diğer ilçelerde durum nedir derseniz; bunu daha önce yazmıştım ama siyasette yirmi dört saatin fazla bir zaman olduğunu göz önüne aldığımızda oralarla ilgili de gelişmeler oldukça yazacağız. Bu günlük bu kadarla yetinelim, kalın sağlıcakla.