DANANIN KUYRUĞU KOPAR
Seçim takvimi gereği 9 Nisan’da partiler aday listelerini Yüksek Seçim Kurulu’na vermek zorundalar. Daha önceki seçimlerde seçim takvimi daha uzun olduğundan partiler listelerini son güne bırakmadan seçim kurullarına verirlerdi ama bu seçim takvimi çok kısa olduğundan partiler aday listelerini son güne bırakırlar. Listeler Yüksek Seçim Kurulu’na verilince her partide listeye giremeyenler arasından küskünlerin oluşacağı muhakkak. Ancak bu küskünlükler partilerin oy oranlarını çok etkileyecek durumda değil. Vatandaş her ne kadar listelere bakarak oy vereceğini söylese de farklı partilere gitmez, en çok sandığa gitmez. Listeler nasıl olur derseniz; AK Parti’de Süleyman Soylu’nun Samsun’a gelmek istemese de liderim ne derse yapmaya hazırım demesi siyasi literatürde Samsun’a razı olduğu anlamına gelir. AK Parti sahayı en iyi okuyan partilerden biridir, vatandaşın tepkisini de bildiğinden kamuoyunda ağırlığı olan bakanları önemli büyükşehirlere gönderip vatandaşın tepkisini ortadan kaldırmaya çalışmakta. Soylu’nun Samsun’a verilmek istenmesinin en önemli nedenlerinden birisi de budur. Eşi Bafralı, kendisi Trabzonlu olması hasebiyle Bafra bölgesinin desteğini almanın yanında Samsun’da yaşayan Trabzonluların da desteğini alır. Tayyip Erdoğan’ın Siirt’ten damat aday gösterildiği gibi aynı formül Samsun’da uygulanabilir.
Listenin diğer isimleri kimler olur derseniz; sevsek de sevmesek de Vezir Hazretlerinin bu şehirde bir karşılığı var. Mustafa Demir’in başkanlığından sonra Vezir Hazretlerini arayanların sayısı arttı desek yeri vardır. Bu nedenle Vezir Hazretleri listenin ikinci sırasında olur diye düşünmekteyim. Kayınçoma gelince; aday adaylığına müracaat etmediğinden listelere girmeyecek düşüncesine katılmıyorum. 2002 yılındaki seçimlerde Cemal Yılmaz Demir de müracaat etmemişti ama listede yerini aldı. Mevcut her vekile tepki olduğu gibi kayınçoma da tepki var ama Ankara’ya gidip yanına gidilecek, çayı içilecek, iş gördürülecek vekillerin başında geldiği de bir gerçek. Seçimde sahaya inecek, fedakârlık yapacak, ekonomik destek verecek kim diye sorsalar herkes kayınçomu söyler, o nedenle de listede olacağı kanaatindeyim. Çiğdem Hanım İstanbul’a giderse bayan kontenjanına kim girecek derseniz; müracaat eden aday adaylarına bakıldığında listede profili çok güçlü isimler yok. Güçlü isimden kastın nedir derseniz kamuoyunun tanıdığı, insanların gönüllerine dokunmuş, mütevazı kişiliğiyle bilinenlerdir. Bu bağlamda isim bulunamazsa o zaman en azından tepki alan isimler olmasın noktasına gidilir, bu anlamda aday adayı bayanlara bakıldığında üniversite mezunu olup Samsun’da doğan ve tepki almayan isim bulamadım. Ama her şeye rağmen o listede bir bayan olur, kim olur onu kestirmek biraz zor. KADEM’in başkanı olan bayan mı olur Kevser Kılınç mı olur yoksa kadın kolları başkanı mı olur ona AK Parti Genel Merkezi karar verecek. AK Parti’de listenin ilk dördü bu şekilde olur diye düşünmekteyim. Beşinci sıraya kim girer derseniz; bana göre iç bölgeden bir isim olmalıdır. Ersan Aksu mu olur Kadir Kayan mı olur yoksa Bekir Keleş mi olur onu bilemem. Bir de Kamuran Bey geçtiğimiz seçimde kıl payı vekil olamamıştı, ona bir hak tanınır mı bilemiyorum.
Gelelim CHP’ye. Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi bu seçimde en zor liste CHP’de olacak. İttifak ortaklarına kaçıncı sırayı verecekler belli değil. Üçüncü sıranın DP’ye verileceği, o nedenle de Erdem Demirağ’ın iftar programı yapıp genel başkanı çağırdığı iddia edilmekte. İlk iki nasıl olur derseniz; mevcut vekillerden biri olur da ikincisi olur mu onu bilemem. Zaten CHP iki vekil alır, üçü alabileceğini de düşünmüyorum. İYİ Parti’ye gelince; orada da ilk iki değişmez diye düşünmekteyim. Erhan Usta, grup başkanvekili olması hasebiyle liste başı olur gibi duruyor. Bedri Bey’in ise Samsun’u benimsemiş, teşkilatlara kendisini kabul ettirmiş sevilen bir isim olması nedeniyle yerini koruyacağını düşünmekteyim. Ömer Süslü ve bayan kontenjanı nasıl değerlendirilecek onu bilemiyorum ancak Tüfekçi’nin sahada karşılığı var. İyi de çalışıyor, değerlendirilmesi gerektiği kanaatindeyim. MHP’ye gelince; Topsakal isminin herkesin liste başı olduğu yönünde bir kanaat var, kendisini henüz tanımadım ama donanımlı ve iyi konuşan bir akademisyen olduğu söylenmekte. MHP onu liste başı, Abdullah Karapıçak’ı da ikinci sıraya koyarsa iş yapar, aksi halde zor gibi gözükmekte. Çok değil hafta sonu her şey netleşir, dananın kuyruğu kopar. Bakalım siyaseti ne kadar okuyabildik. AK Parti İl Başkanlığında öngörümüz çıktı, umarım bunda da çıkar diyerek sözlerime son veriyorum. Kalın sağlıcakla.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.