İL  MÜFTÜSÜ  PERSONELİNE MUKAYYET OLMALI

Genellikle   Pazar günleri   karşılıklı sohbet  türü yazılar yazmayı  tercih ederim, nedenine gelince gazetemizin bayiide en  çok  satıldığı gün  Pazar günleridir. Nedenine  gelince  kamuda  çalışan birçok insan  evde otururken  gazeteyi  okuduğundan  hafta içerisinde sürekli  olarak siyaset gündemini takip  ettiklerinden hafta sonu aileleri ile birlikte siyasi gündemin dışına çıkmaları gerektiğini düşünüyorum.

Gündemimizin ilk konusu  yeni atanan il müftüsünün ele alması gereken bazı önemli konuları  siz değerli okurlarımla paylaşmaktır. Her yazımda dile getirdiğim gibi çok takva bir insan değilim ancak farz olan ibadetlerden de asla taviz vermemeye çalışırım. Allah'a şükürler olsun ki, bulüğ çağına erdiğim günden itibaren beş vakit namazda terkim olmadığından sahibi tertip olarak adlandırılan  müslümanlardan olmaya  çalışmaktayım. Cemaatle namaz  kılmak çok güzel  ancak içtimai şartlarımız buna engel olduğundan çok fazla yapma imkanı bulamıyoruz. Buna rağmen zaman buldukça  namazımızı cemaatle kılmaya çalışıyoruz.

Cemaatle namaz kılmaya vakit buldukça farklı Camiilere gitmeye çalışıyoruz, dün öğle namazını kılmak üzere Bahçelievler Camiine gittim, Camiiye daha önce gittiğimden farklı bir manzara ile karşılaştım Camiinin normal katı soğuk olması nedeniyle kışın  vakit namazları alt katta kılınmakta, alt katın halıları belki uzun zamandır değişmemişti. Ancak o halılar bana göre en az beş yıl daha ibadete  hizmet edebilirdi. Halılar yenilenmiş, alt kata inen merdivenler mermer  yapılmış, alt katta bulunan ayakkabılıklar yenilenmiş. İlk görünüşte her şey çok güzel, ancak olaya teknik boyutu ile bakıldığında ciddi problemler var.

Birincisi Camiilerdeki ayakkabılıklar ikinci cemaat kısmında olursa onlara kapak yapmakta sorun yok; ancak ikinci cemaat kısmı olmayan camiilerde ayakkabılıklara kapak yapılması sakıncalı bir durumdur. Nedenine gelince, camiiye giren her vatandaş tüm kapakları açıp boş olup olmadığına bakmak zorundadır, aksi halde  ayakkabılarını koyacak yer bulması söz konusu olamaz. Cuma günü vaaz dinleyen cemaat sonradan gelen her cemaatin açıp kapattığı ayakkabılığın kapak sesini  dinlemekten vaaz dinlemeye zaman bulması söz konusu olamaz. Burada bulunan kapaklar derhal sökülmeli, bu işin  ikinci sıkıntılı boyutu ise cemaat camiden çıkarken kapak açma yarışına girerken o kapaklar milletin kafasına vurup bir yerleri kırılırsa sorumlusu  kim olacaktır.

Bir başka önemli husus  Camii içerisinde bir firmanın reklamının bulunduğu saattir, yönetmenlik Camiilerde reklam amaçlı saat, v.s. bulunmasına engel olmasına rağmen o saatin orada ne işi olduğunu merak ediyorum. Müftülük murakıpları  siyaset yapmaktan TV' lerde program yapmaktan vakit bulup asıl işlerini yapmadıklarından bu  tür asli görevleri ile ilgilenemedikleri ortada. İşin daha da ilginç yanı Camii görevlileri dün öğle namazında piyasada yoklardı. Namazı  THY'den emekli  Kamil ağabeyimiz kıldırdı, müezzinliği ise emekli Çiftlil Camii müezzini yaptı, ortada görevli yok. Sanırım işlerinin yoğunluğundan vakit bulup Camiiye gelemediler.

Konu imamlardan ve Müftülerden açılmış iken başka bir konuya da değinmek zorundayım; bundan iki yıl önce yazmış olduğum bir köşe yazısı ile ilgili bir İmam beni mahkemeye vermiş, dilekçesinde ise çok enteresan bir ayrıntı var, yazılan yazıdan yeni haberdar olduğunu dilekçesinde beyan etmiş, bu düpedüz yalan değil de nedir? Zira o köşe yazısından sonra kendisi ile telefon görüşmesi dahi yaptık, geriye doğru telefon dinlemelerine gidildiğinde bu yalanı ortaya çıkarsa cemaatin önüne geçip nasıl imamlık yapacağını çok merak ediyorum.

İl Müftüsü Hayrettin Hoca bu konulara el atıp düzeltmez ise sıkıntı bir müddet sonra  kendisine de sıçrayacağını unutmasın, zira ben kimsenin işine karışmam o işler mahkeme işleri derse o zaman birisi kalkıp ona sormazmı ki, hoca efendi yalan konuşan bir adamdan imam olur mu diye. Birilerinin  dolmuşuna binip, bizimle uğraşanlara tavsiyem bizimle uğraşanların akıbetine bakmalarıdır. İnsanlar konuşurken mangalda kül bırakmayabilirler ancak iş icraata gelince durum çok farklı haberleri olsun. Yeni atanması nedeniyle şu ana kadar müftü efendi ile ilgili müspet düşündüğümüzden sesimiz çıkarmadık, ancak bu demek değil ki bundan sonra da sessiz kalacağız. İyi pazarlar.   

Not:Yukarıda ki yazıda adı geçen Bahçelievler camii sehven yazılmış olup doğrusu Esenevler  Camiidir.Düzeltir hem okurlarımızdan hem de Bahçelievler Camii görevlilerinden özür dileriz