KAYINÇOM HEM ÇALIP HEM OYNUYOR
AK Parti İl Kongresine yaklaşık bir ay gibi kısa bir süre kalınca, Genel Merkez tek aday konusundaki çalışmalarını başlatmış durumda, daha önceki yazımda da belirttiğim gibi Kayınçom Genel Merkez'e 19 tane isim vererek bu isimler üzerinde bir çalışma yapılması yönünde görüş bildirmişti. Ancak dışarıdan verilen isimlerden iki tanesi, 'biz aday değiliz' deyip çekilince Kayınçom bu kez iki tane daha yeni isim verdi. Kayınçomun bu yaptığına ne denir derseniz, Şark kurnazlığı denir demek isterim. Neden böyle söylüyorsun derseniz, 12 tane içeriden( her ne kadar ikisi dışarıdan olsa da, içeriden sayılacaklarını yazmıştım) 7 tane de dışarıdan isim vermek suretiyle 19 rakamını tamamladı. İşin enteresan tarafı iki isim aday olmayacaklarını söyledikten sonra Kayınçomun ısrarla iki isim verip, bunları da değerlendirmeye alın demesi, akılıma Edip Yüksel' in 19 mucizesini getirdi. Nedir 19 Mucizesi derseniz, izin verin açıklayayım.
Bundan yaklaşık otuz yıl önce Mustafa Genç Hoca, 'İslamcı Gence Notlar' adlı kitabından ötürü ceza alıp memuriyetten men edilince, merhum amcası ile birlikte Buğdaypazarı semtinde bir otel açmışlardı. Merhum amcası bu konuda deneyimli olduğundan(aynı zamanda kayınpederi) Mustafa Hoca'ya ekonomik destek olması bakımından, bir otel işletmeye başlamışlardı. Bizler de geniş bir grup olarak, zaman zaman oraya gidip sohbet ederdik. Sohbet grubumuzda Cemil Öksüz, Ben, Yusuf Ziya Cömert, Fuat Susuz gibi bir çok muhafazakar arkadaş vardı. O yıllarda merhum Metin Yüksel'in kardeşi Edip Yüksel, askerlik görevini yapmak üzere Samsun'a gelmişti. Hafta sonları izine çıktığında da Mustafa Hoca'nın Oteli'ne gelir orada sohbet ederdik. Bir hafta sonu arkadaşlarla birlikte sohbete gittiğimizde, Edip Yüksel 19 mucizesini anlatıyordu. Ben de merakla dinledim. Ancak anlattıklarından ne anladın derseniz, özetle Kuran'ı Kerim'deki 19. ile başlayan ayetlerden esinlenerek Kıyamet Günü'nün ne zaman olacağını söylemeye çalışıyordu. Yanılmıyor isem, onun hesabına göre 2013 veya 2023 yılında Kıyamet kopacaktı.
Edip Yüksel sohbeti bitirdikten sonra, her zaman olduğu gibi ilk soruyu soran ben oldum. Sorum şuydu; Kıyametin şu veya bu tarihte kopmasının bizler için önemi nedir? Yani biz 'Edillei Şeriyye' olarak adlandırdığımız şeylerden muaf mı olacaktık? Kıldığımız beş vakit namaz, üç vakte veya iki vakte düşecek miydi? Oruç ibadetinde değişiklik olacak mıydı? Hacca kimler gidecekti? Gibi bazı sorular sorunca, canı sıkılıp benim kim olduğumu sorunca, ona dedim ki "Hocam benim kim olduğum değil, senin anlattığın şeylerin ne işe yaradığı önemli. Neden zamanımızı heba ediyorsun. Bize de sana da yazık değil m?" deyip oradan ayrıldım. Bu anekdotu verme nedenim de Kayınçomun 19 isimdeki ısrarı ve yaptığı yanlışlığı anlatmaktır. Hadi diyelim ki ilk isim verdiğinde 19 tane isim vermiş olabilir ama iki arkadaş 'biz aday değiliz' deyip ayrıldıktan sonra onların yerine ısrarla iki isim verip o isimleri rencide etmesine gerek var mıydı? Kaldı ki bu isimler de aday olmadıkları halde, onlarla görüşüp konuşmadan onların adını vermek ne kadar etik bir davranış o da ayrı bir konu!
Zaten İl, İlçe yöneticilerini Amasya'da toplayıp onlara 'Sakın ha! Size verdiğim on ismin dışında başka isme oy vermeyin, dediğimi yapmaz iseniz gönül koyarım veya çizerim ha!' demiş olmasına rağmen insanların onuru ile oynamanın ne anlamı var, anlamış değilim. İlk verdiği isimler içerisindeki, dışarıdan olan İsimlere destek olunmaması için kulis yaparken, ortağı Salih Çelik' i bu listenin dışında tutması da çok enteresan bir durum. Verdiği listedeki 10 isimden ciddiye alınabilecek 3 isim olduğunu daha önce zaten yazmıştım ancak en azından ortağının gönlünü hoş tutmak adına, insan onun da ismini o listeye yazar be Kayınçom!. Senin yaptığını Çorumlu dahi yapmaz öyle değil mi?
Gelelim süreçte gelinen noktaya, AK Parti Genel Merkezi'nden gelen görevliler önce Belediye Meclis üyeleri üzerinden dün bir temayül yoklaması yaptı, bugün de Kayınçomun Kerametli rakamı 19 ismi İl Binasına çağırıp onlarla görüşecekler. Ardından teşkilatlardaki temayüller, Belediye Başkanlarının ve Milletvekillerinin görüşleri, gerek görülürse Sivil Toplum Örgütlerinin görüşleri ve en sonunda Genel Merkeze Adayların çağrılıp tek isim üzerinde anlaşılır. O ismin kamuoyuna deklere edilmesi ile süreç tamamlanmış olacak. Bu arada fısıltı gazetelerinde sürpriz bazı isimlerin de olabileceği hatta Kayınçomun Vekillik konusunda Ankara'dan vize alamaması durumunda, seçime son üç gün kala yeniden aday olabileceği de konuşulmakta, ancak ben o kulis haberlerine çok ihtimal vermiyorum. Burada Canik Beylerbeyi Genç Osman, Ankara'daki bağlantılarını iyi kullanıp daha önce bahsettiğim kişileri devreye koyarsa, Yılmaz Hocaoğlu'nun da şansı olabilir. Onun dışında, Kayınçom hem çalar hem oynar haberiniz ola. Kalın sağlıcakla.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.