Konumuza girmeden önce Samsun Kültür ve Turizm İl Müdürlüğüne atanan Süleyman Demirtaş kardeşimizi tebrik ediyorum. Atama haberini yapınca pek çok yorum geldi, her ne hikmetse yorumlar aynı IP adresinden eleştirel anlamda yapıldı. Yapılan eleştirilerin başında belediyedeki görevi esnasında ilçelere sürülen personellerin mahkemeye verip mahkemeyi kazanmalarına rağmen görevlerine iade edilmeme noktasında Süleyman Demirtaş’ın özel kalem müdürü olarak üzerine düşeni yapmadığı yönünde. Özel kalem müdürleri, belediye başkanlarının veya hangi kurumda iseler kurum amirlerinin talimatları doğrultusunda iş yapan, atama yetkileri olmayan ve başkanın randevu, vatandaşların talepleri, özel not ve bunun gibi işlerini yürüten personellerdir. Mustafa Demir özel kalem müdürünü genel sekreter gibi kullandığından gelen tepkiler de ona oldu ama Süleyman Demirtaş’ın görev yaptığı süre içerisinde kendi inisiyatifi ile atama, tayin, nakil gibi herhangi bir işlemi yapması mümkün değildi. Mustafa Demir her şeyi en ince detayına kadar takip edip, kendi inisiyatifinden asla taviz vermeden yapan bir başkandı. O nedenle Süleyman Demirtaş’ın günahını almanın âlemi yok. Mustafa Demir’in, Süleyman Demirtaş’ın Kültür ve Turizm İl Müdürü olarak atanmasında dahli olduğu kanaatindeyim. İsabet olmuş, ona da yakışan oydu. Demirtaş’ın Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü görevini layıkıyla yapacağını düşünüyorum ve tekrar kendisine başarılar dileyerek asıl konumuza geçmek istiyorum.

Malumunuz yaklaşık bir aydan beri ilimizde yaşanan sağlık sorunlarıyla ilgili yayınlar yapıyoruz. Denge WebTV’de arkadaşlarla birlikte yaşanan olumsuzlukları görüntüleriyle birlikte yayınladık. Kedilerin, köpeklerin ve farelerin cirit attığı Eğitim Araştırma Hastanesindeki rezaleti yayınlayınca bazı hayvanseverler rahatsızlık duymuştu ama Sağlık Bakanlığı olayı öğrenince bir genelge yayınlayarak 81 ilin sağlık müdürlüklerine gönderdi ve hastane bahçelerinde bu tür hayvanların olmaması yönünde talimatlar yağdırdı. Demek ki yanlış şeyleri haber yapıp yayınlayınca bakanlık gereğini yapıyor. Yok efendim siz art niyetlisiniz amacınız müdürleri yıpratmak diyenler bu genelgeden sonra sanırsam morarmışlardır. Bizim amacımız üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil. Toplumun en hassas konularından olan sağlık konusunda üzerimize düşen neyse onu sonuna kadar yapmaya çalışacağız, insan sağlığı her şeyden önemli.

AK parti iktidarlarının en başarılı konularından birisi sağlıktaki devrimleri olmuştur ama ne yazık ki son iki, üç yıldır bu başarılar yerini çileye bırakan uygulamalara bırakınca vatandaş adeta canından bezecek uygulamalarla karşı karşıya gelmiştir. Düşünebiliyor musunuz bir MR için aylarca randevu alamayan hastalar, bir tetkik için aylarca sıra bekleyen insanlar, bir doktor randevusu için aynı şekilde günlerce bilgisayar başında randevu almak için uğraşan insanlar perişan olmuşlar, bunu yetkililere duyuramayınca soluğu bizim yanımızda almışlardır. Yoğun bakım üniteleri insanların ölümden önce son basamak kurtuluş yerleridir, buralarda yer bulunamazsa altmış, yetmiş kişi bir hastanenin yoğun bölümünü beklerse buna başarı demek herhalde üçüncü dünya ülkelerinde dahi mümkün olmayan bir şeydir. Devlet bütçe olarak elimden gelen her şeyi yapıyor. Depremlere, sel felaketlerine rağmen sağlıktaki bütçeyi kısmayan devlet her türlü yatırımı yapıyor ama atanan idareciler beceriksiz olunca vatandaş çile çekiyor.

Bu olumsuzlukları yazarken şu gitsin bu gelsin diye bir tavrımız yok. Tek derdimiz vatandaş sağlıkta rahat bir nefes alsın, hastanelere giderken nerden düştüm buraya demesin, sağlıklı çözümler alsın. Gelinen noktada sadece vatandaş mı rahatsız derseniz elbette değil; çalışan personelinden doktoruna, sendikacısından hemşiresine herkes rahatsız. Önümüzdeki günlerde daha farklı görüntülerle baş başa bırakacağız sizleri, yöneticilerin ne kadar basiretsiz işler yaptıklarını gördükçe aklınız şaşacak. Sağlık Bakanlığı duyarlı olmasa yereldeki yöneticilerin vatandaşın sağlığı umurunda değil. Onlar partideki sağlıkla ilgili yöneticiyi memnun etsinler de gerisi hikâye, önemli olan koltuklarında sağlam oturmak. Göklerin Kahramanını mutlu edince her şey bitiyor, gerisi lafügüzaf. Ama işin aslı hiç de öyle değil. Yapılan tüm haberlerden bakanlık yetkilileri haberdar, siyaset de bir yere kadar bunlara göğüs gerebilir. Bir patladı mı önünde kimse duramaz. Yanlışlar düzelene kadar biz yayınlarımıza devam edeceğiz, önümüzdeki günlerde yeni konularla sizlerin karşısında olacağız. Bugünlük de bu kadar kalın sağlıcakla.