SEÇİMDE HİÇ BİR ŞEY GARANTİ DEĞİL
Son günlerde yayınlanan anketlere bakıldığında bazı illerde seçim sonuçları şimdiden garanti gibi gözükmekte ancak iş sandığa geldiğinde sanıldığı gibi değil, zira 1999 seçimlerinde, seçimlerin başında merhum Muzaffer Önder'in oy oranı yüzde yetmişlerde iken Anap'tan aday olan Yusuf Ziya Yılmaz'ın ilk anketlerdeki oy oranı yüzde sekiz civarında idi. Ancak Yusuf Ziya Yılmaz'ın profesyonel bir ekip kurarak güçlü bir çalışma yapması sonucu bu oran hiç beklenmedik bir biçimde tırmanışa geçmiş, seçim sonunda ise yine hiç beklenmedik bir biçimde Anap adayı Yusuf Ziya Yılmaz seçimi kazanmıştı. 1999 seçimlerinde yerel seçimlerle Genel seçimler aynı anda yapılmıştı, Anap ülke Genelinde yüzde on üç buçuk oy alırken Samsun'da Yusuf Ziya Yılmaz yüzde Kırk'a yakın oy alarak seçimi kazanmıştı. Aslında Refah Partisi de Genel anlamda ülke genelinde güzel oy almıştı. Samsun adayı Cemal Yılmaz Demir biraz daha çalışmış olsaydı seçimi kazanabilirdi ama daha çok çalışan kazandı. Dikkat ettiyseniz 2009 yerel seçimlerinde anketler Ak Parti adayı Yusuf Ziya Yılmaz'ı yüzde yetmişlerde gösteriyordu ama sandıktan yüzde kırk yedi oy alarak seçimi kazanınca bir hayli morali bozulmuştu.
Son günlerde yapılan anketlerde CHP ve MHP'nin adayları belli olmadan yapılmış olmasına rağmen Yusuf Ziya Yılmaz yüzde kırk beş CHP yüzde 23, MHP ise yüzde yirmi üç oy oranına sahip gözükmektedir. Bunun anlamı şudur CHP ve MHP'nin adayları belli olmadan sadece parti tabanının oyları yaklaşık yüzde yirmi üç seviyesinde Ak Partinin adayı Yusuf Ziya Yılmaz olduğu halde ise sadece yüzde kırk beş seviyelerinde. MHP adayı olarak ilan edilen Ferhat Günaydın kanaatimce ciddi bir şahsi oy potansiyeline sahip. Doğu Karadeniz kökenli insanların tamamına yakınının oyunu alabilecek bir alt yapıya sahip, mütevazı kişiliği, sosyal yönü, hizmet ettiği sürece insanlarla olan beşeri münasebetleri ve aile boyu yaşam tarzı göz önüne alındığında hem Ak Partililerden hem de CHP tabanından ciddi bir oy alacak kişiliğe sahip. 1999 yılında Anap adayı olan şimdiki Başkan ile Ferhat Günaydın'ın durumunu kıyasladığımızda Ferhat Günaydın çok daha şanslı olduğu ortada. Burada Ferhat Günaydın'a destek vermesi gerektiğine inanıp da korkudan sessiz kalanlar ve Yusuf Ziya Yılmaz'a ateş püskürdükleri halde piyasaya çıkmaktan korkan insanlara ziyadesiyle iş düşüyor. Ben şahsen mensup olduğum partiyi açıkça söylemekten hiç bir zaman çekinmeyen bir insanım, Başbakan'ı da ziyadesiyle seviyorum ancak Ak Partinin her koyduğu adaya destek vermek zorunda da değilim. Bu konuya bu kadar yer ayırdıktan sonra gelelim diğer konumuza
Geçtiğimiz Pazar günü ilçe adaylıkları ile ilgili telefonla yapılan anketin kim tarafından yapıldığı henüz açık ve net belli değil ancak şu kadarını söylemek isterim ki yapılan ankette bazı isimlerin devre dışı bırakılmasının sanki Ak Parti Genel merkezinden ziyade Büyükşehir Belediye Başkanının, Ankara merkezli bir firmaya yaptırdığı ağırlık kazanmakta. Ancak kim yaptırmış olursa olsun burada üzerinde durulması gereken en önemli konu şudur: Atakum'da İshak Taşçı ile Hüseyin Dereli isimlerinden birisinin aday olacağı gözüküyor. İlkadım'da ankette ise üç isim sorulmuş, bu üç ismin Erdoğan Tok, İhsan Kurnaz ve Mehmet Kurt'un oğlu burada da gözüken şu ki İlkadım'da ya Erdoğan Tok veya İhsan Kurnaz ipi göğüsleyecek gibi gözükmekte. Canik'e gelince orada işler biraz karışık. Osman Genç'i, Yusuf Ziya Yılmaz ile bazı Milletvekilleri istemiyor ancak mevcut Belediye Başkanı olduğundan her zaman bir adım önde olduğunu kabul etmek lazım. Diğer adaylara gelince İbrahim Sandıkçı Ak Parti kurulduğu günden itibaren her kademesinde görev almış bir arkadaş. Artık seçilecek bir göreve gelmeyi hakettiği kanaatindeyim, diğer aday İlker Efe de insan olarak sevdiğim ve değer verdiğim bir arkadaş.
Diğer ilçelerde durum nedir derseniz; bir kısmına girelim. Örneğin Tekkeköy'de Ak Parti hangi adayla daha çok oy alır derseniz öncelikle şunu söylemek isterim ki mevcut Başkan mübadil, CHP'nin Büyükşehir adayı da mübadil olduğuna göre Ak Parti Tekkeköy'de mübadil olmayan bir aday üzerinde durması gerektiği açıkça ortada. Hasan Togar, kendisini çok şanslı aday görse de bence Ak Parti hata yapar, iki dönem iki ayrı partiden aday olup kaybetmiş bir ismin aday yapılması yenilgiyi peşinen kabul etmek anlamına geleceği kanaatindeyim. Ak Parti Tekkeköy'de ya Doğu Karadeniz kökenli veya yerli bir adayı tercih etmek zorundadır. Bunların da kimler olduğu ortadadır yazmaya gerek yok. Çarşamba'ya gelince mevcut Başkanın güçlü gözükmesinin tek nedeni şimdiye kadar hiç bir basın yayın kuruluşunun aleyhinde yayın yapmamış olmasıdır, bundan iki hafta önceki oy oranı ile bugünkü oy oranı kıyaslandığında, aradaki farkı rahatlıkla görmek mümkündür, bunun nedeni de bellidir. Termedeki durum da karışık aday adayları içerisinde şanslı gözükenler Üniversiteden gelen Prof ile Şenol Kul ve Fikret oy isimleridir. Ancak burada Saadet Partisinin ve MHP'nin adayları da çok güçlü seçim sathı meylinde kim fazla çalışırsa o öne çıkar. Sizin anlayacağınız bu iş o kadar kolay değil hiç kimse için seçimler çantada keklik değil. Bugünlük de bize ayrılan yer bitti kalın sağlıcakla
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.